Hristiyanlık

    Hristiyanlık, temelde vahiy ve mukaddes kitaba inanan tek tanrılı dinlerden birisidir. Hristiyanlık dünyanın her yerinde müritleri olan bir din olmakla birlikte dünyadaki en fazla müriti olan dindir.

    Hristiyanlığın kutsal kitabı Kitab-ı Mukaddes’tir. Hristiyan kelimesi köken olarak Yunancada “İsa” anlamına gelen “khristianos” kelimesi, yani “O’nun yolundan gidenler” anlamına gelmektedir. Aynı zamanda Hristiyan sözcüğü, “Mesih’e inananlar” “Mesih’in yolundan gidenler” anlamına da gelir. Hristiyanlık günümüzde Filistin toprakları olarak bilinen coğrafyada doğmuştur. Nasıralı İsa Peygamberi merkez alan bir Mesih hareketidir. Hristiyanlıkta İsa Peygambere Nasıralı İsa denmesinin sebebi Nasıra köyünde doğduğu içindir. Aynı sebeple İsa Peygamber’e yardım eden ve onunla birlikte olan “Nasıralılar” adı verilmiştir. İsa Peygamber, İsrail’i yeni krallık için hazırlamaya çalışmıştır. Ancak bugünkü Hristiyanlık İsa Peygamberin havarilerinin arasına sonradan giren Pavlus’un yorumlarıyla değişik bir kimlik kazanmıştır. İsa Peygamberin soy itibariyle Yahudi olduğuna inanılmaktadır. Ona buyrulan emirleri anlatıp, Yahudileri kardeşliğe ve hak dinine çağırarak kendini Mesih olarak tanıttığında bu durum Yahudiler tarafından hoş karşılanmamıştır.

  • Hristiyanlığın Dört Dönemi
    Martin Luther

    Hristiyanlık dininin tarihi 20 asırlık bir zaman dilimini kapsamaktadır. Tarihçiler bu dönemi dört devir şeklinde incelemişlerdir. Bunlardan birincisi, Havarilerin Hristiyanlığı yaydığı dönemdir. Bu dönemde Hristiyanlık, çok geniş alanlara yayılmış; ancak Batı Roma İmparatorluğunun yıkılmasıyla bu dönem durmuştur. İkinci dönem ise, 5. ve 16. yüzyıllara kadar süren Doğu Kilisesinin Batı Kilisesinden ayrıldığı dönemdedir. Bu dönemde Hristiyanlık Avrupa’nın kuzey bölgesinde yayılmıştır. Üçüncü dönem ise, 16. ve 17. yüzyıllarının içine alan dönemdir. Hristiyanlık için çok önemli olan bu devirde, Protestan mezhebi ortaya çıkmış ve bu mezhebin ortaya çıkışı ile Katolik mezhebiyle çatışma yaşamış sonucunda Batı Kilisesi bölünmüştür. Hristiyanlığın son dönemi olan dördüncü dönem ise, 18. yüzyıldan itibaren başlayan ve Hristiyanlığın en karanlık ve başarısız dönemi olarak adlandırılan dönemdir. Özellikle Hristiyan mezhepleri arasındaki bu çatışma ve anlaşmazlıklar kilisenin dışına taşmıştır. 

  • Tanrı ve Kutsal Ruh

    Havarilerden (İsa Peygamberin İsa'nın öğüt ve inançlarını yayması ile görevlendirilmiş mürit ve öğrencilerinden her biri) biri olan Pavlus, Hristiyanlığı Kudüs ve çevresinde yaymaya başlamıştır. Pavlus, İncil’i İsa Peygamberden bir mucize ile almıştır. Pavlus, Hristiyan dinini yayarken kendi talimlerini de dine katarak ilerde kendisinin hâkim olacağı bir Hristiyan inancı oluşturmaya çalışmıştır. İngiliz tarihçi Wels’e göre Pavlus din konusunda oldukça bilgili ve çağın gereklerine ayak uyduran ileri görüşlü bir kişiliğe sahiptir. Özellikle diğer dinlerden birçok kuralı ve düşünceyi Hristiyanlığa aktarmıştır.

    Aziz Pavlus

    Pavlus’a göre Hristiyanlıkta değişmeyecek bazı kurallar şunlardır: Hristiyanlık bütün insanlığa hitap eden bir dindir. Hristiyanlığın doğuşu olan Mesih İsa, tüm insanlığın kefaretini ödemek için Haç’ta can vermiştir. İsa ve Kutsal Ruh aynı derece Tanrı’dır. İsa Peygamber öldükten sonra dirilerek arşa yükselmiş ve babasının sağına oturmuştur. Hristiyanlık inancının kurallarını oluştururken Pavlus “İsa” ve “Kutsal Ruh”u Tanrı ilan etmiştir. Ayrıca İsa Peygamber zamanında sünnet mecburiyeti ve domuz etinin haram olduğu anlatılırken Pavlus bu kuraları da değiştirmiştir. Özellikle Pavlus’un düşünceleri ve Hristiyanlığın temellerini atan kişinin de Pavlus olduğu göz önüne alındığında; bugünkü Hristiyanlığın büyük bir kısmı onun eseri olmuştur. Bütün Hristiyan metinlerde de Pavlus’un Hristiyanlık üzerindeki bu olumsuz etkisinden bahsedilmektedir. 

  • Hristiyanlık’ta inanç ve ibadet

    Hristiyanlık tek tanrılı bir din inancıdır. İncil’de ve diğer mukaddes kitaplarda bu düşünceyi destekleyen ifadeler mevcuttur. Ancak yine aynı metinlerde ve kilisenin gerçeğe yakın kabul ettiği İncil metinlerinde İsa Peygamber için “Tanrının oğlu”, Allah için de “Baba” terimlerinin kullanıldığı görülmektedir. Hristiyanlığın mukaddes kitabında teslis kelimesi veya ona açık bir inanış zikredilmemişse de, İsa’nın “Baba Oğul ve Kutsal Ruh (Ruhu-l Kuds) ismiyle vaftiz eyleyin” şeklinde havarilere emir verdiği bilinmektedir. Ancak ilk konseylerde bu konu tartışılmış ve “Kutsal Ruh Tanrılığı” karara bağlanmıştır. Hristiyanlık inancında teslis kavramı öyle önemlidir ki, insan aklı onu derinliğini ve eşsiz anlamını kavrayamaz. Bu bakımdan manası ve kudreti nedeniyle eleştirmeden insanın ona inanması gerekir.

    Hristiyanlığın ibadet inancıyla ilgili İncil’de açık ifadeler yer almadığından sonrasında havariler bu kuralları oluşturmaya başlamışlardır. Hristiyanlar melek kavramını ise temiz ve ruhani varlıklar olarak kabul etmişlerdir. Ancak kilise bu kutsal varlığı cisimlendirerek anlatmak ister. Hristiyanlara göre melekler Allah’a yardım ederler. Bazı Hristiyan inançlarında ise melekler, insanlara benzetilerek onların da suç işleyebileceklerine inanılmış ve bu melekler “Tanrının Kızları” olarak anılmışlardır.

    Tarih öncesi İsrail kralları ve yüksek rahipler kutsal yağ ile kutsanmışlardır. Tevrat’ın birçok kısmında bu ayinlerin yapıldığına dair belgeler yer almıştır. Genel olarak kutsal yağla kutsanmak kavramı, “Tanrının özel bir görev verdiği kişi” manasında olmuştur. Eski Ahit’in Yeşaya bölümlerinde, Yahudileri sürgünden kurtaran Pers Kralı Kiros’a Mesih olarak hitap edildiği görülmüştür.

  • Hristiyanlığın Peygamberi Hz. İsa

    İsa Peygamber, Hristiyanlığı başlatan ve Hristiyanlığın sembolü olarak adlandırılmış dini bir kişiliktir. Doğum ve ölümü hakkında kesin bilgiler bulunmamaktadır. Hristiyanlık teolojisinde özellikle İsa Peygamberin hayatını ve kimliğini inceleyen bölüme “kristoloji” adı verilmiştir. Kitabı mukaddes ve İncil de “Tanrı’nın Oğlu” olarak bilinen İsa Peygamber, aynı zamanda “Nasıralı İsa” olarak da bilinmektedir. Hayatına dair kanonik İncillerde bazı bulgular yer alan İsa, İslam dini dâhil diğer büyük dinlerde “Mesih İsa” olarak anılmaktadır.

    İsa Peygamber, Roma İmparatorluğu’nun Yahudiye olarak bilinen bölgesinde doğmuştur. Annesi Yahudi olan Meryem’dir ve mucizevi bir şekilde babasız dünyaya gelmiştir. Hristiyanlıkta isyan çıkardığı, halkı huzursuzluğa sevk ettiği gerekçesiyle ve Yahudi din adamlarının etkisi altındaki Yahudiye valisi Pontius Pilatus’ün emriyle çarmıha gerildiği rivayet edilmektedir. Hristiyan monofizit inancına göre, İsa’nın Tanrı ve insan formları birbiri içinde erimiştir ve İsa olmuştur. İsa Peygamber çarmıha gerilirken hem insan bedeni hem de Tanrı bedeni acı çekmiştir. Bu inanışa göre Meryem de “Tanrı Anası” olarak görülmektedir. Hristiyanlıktaki diofizit düşünceye göre ise İsa Peygamber Tanrı ve insan olarak iki ayrı bedene sahiptir. Bu düşünceye göre İsa çarmıha gerilirken Tanrı bedeni göğe yükselmiş sadece insan bedeni acı çekmiştir. Meryem insan olan İsa’nın annesidir ve dolayısıyla ona tanrı annesi denemez.  

  • Hristiyanlığın Kutsal Kitapları

    Hristiyanlığın kutsal kitabı Kitab-ı Mukaddes’tir. Kitabı mukaddes iki bölümden oluşmaktadır. Bunlardan birincisi Eski Ahittir. Eski antlaşma olarak adlandırılan Eski Ahit, Hristiyanlığın başlangıcından önce Yahudi peygamberler tarafından yazılmıştır. Bu bölümde Hz. İsa ve Hz. Meryem’den henüz dünyaya gelmedikleri için bahsedilmemiştir; ama bazı bölümlerde İsa’ya atıfta bulunulmuştur.

    Kitabı mukaddesin ikinci bölümü olan Yeni Ahit’in ise, İsa hayattayken veya öldükten sonra havariler tarafından yazıldığı tahmin edilmektedir. Hristiyanlarca “kanonik” kabul edilen Matta, Marcos, Luka ve Yuhanna İncilleri Yeni Ahit’in ilk dört bölümünden oluşturulmuştur.

    Hristiyanlar Tanrının İsa aracılığı ile yeni bir antlaşma yaptığına inandıkları için Kitab-ı Mukaddes’in İsa’dan bahseden ikinci bölümüne “Yeni Ahit” ismini vermişlerdir. Hristiyan ilahiyatçılarından bazılarına göre İsa’ya ilk inanan havarilerden dördü, sonradan O’nun sözlerini toplayarak birer İncil meydana getirmişlerdir. İncil; Kitab-ı Mukaddes’in Yeni Ahit kısmının ilk dört bölümünden oluşturulmuştur. Matta, Markos, Luka ve Yuhanna tarafından kaleme alınmış olan İnciller, yazarlarının adlarıyla anılmaktadır. İlk dört İncil’den en eskisi “Markos” olarak bilinmektedir. Hristiyan inancına göre İnciller, İsa Peygamberin hayatını ve öğretilerini yaymak için yazılmışlardır.

    İncil kelime anlamı olarak “iyi haber, müjde” demektir. İncil kelimesinin bu anlamına dayanarak ilk dönem Hristiyanları, İsa’nın gelişini insanları günahlarından arındırarak selamete kavuşturmak olarak anlamlandırmışlardır. İncillerin yazılışında İsa Peygamber “Arami” dilini kullanmıştır. Sonraki dönemlerde İncil halk Yunancası ile yazılmıştır. İncil’in içinde Arami dilinden de kısımlar bulunmaktadır. 1546 yılında toplanan Merano Ruhani Meclisi, İncil’in Tanrı ilhamı olduğuna şüphe edilmesini yasaklamıştır. İncilin değişmediğine ve Tanrı’nın kitabı olduğuna ilişkin düşünceler olsa da özellikle; İncillerde İsa Peygamberi’in doğduğu, yaşadığı yer ve zamanların farklı anlatılması İncillerin insan eliyle yazıldığı konusunda din adamlarını şüpheye düşürmüştür. Fakat birçok Hristiyan din adamı, İslamiyet’in kutsal kitabının var olduğunda, Kitab-ı Mukaddesin de var olduğunu ve kutsal kitabın değiştirilmesine dair Kuran da en ufak bir ayet bulunmadığını, ayrıca İncil’in değiştirildiğini düşünen insanların kâfir olduklarını belirtmişlerdir. İslam âlimleri ise Barnaba İncili’nin değiştirildiğini iddia etmişlerdir. Hristiyan din adamları ise Barnaba İncili’nin İslamiyet’ten sonra yazıldığını ve Hristiyan dinini yıpratmak için Müslümanlar tarafından yazıldığını iddia etmektedirler.   

  • Hristiyanlığın Mezhepleri
    Papa ve Patrik Barthalemeos

    Hristiyanlık dinindeki mezhep farklılıkları İsa Peygamber’in ölümünden sonra Havari Pavlus ve ona karşı olan Hristiyanlar arasındaki görüş ayrılıklarından oluşmaktadır. Hristiyanlığın tarihine baktığımız zaman Pavlus ve İsa Peygamberin cemaati arasındaki görüş ayrılıkları bu dinin ikiye bölünmesine neden olmuştur. Bir kısım din tarihçileri de Hristiyanlıktaki bu mezhep ayrımlarını Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılmasına ve reform hareketlerine bağlamaktadırlar.

    1)- Katolik Mezhebi: Bir diğer adı Roma Katolik Kilisesi olan bu mezhep Hristiyanlığın en köklü mezhebidir. Havarilerin birincisi olan Petrus tarafından kurulduğu bilinmektedir. Petrus, aynı zamanda İsa’nın vekili kabul edilir ve Petrus’dan sonra gelen Papalar da Petrus’un vekili sayılmışlardır. Böylelikle Papa ruhani bir ifadeyle İsa’nın yeryüzündeki vekili konumundadır. Katolik kilisesinde dini hiyerarşi aşağıdan yukarıya doğru; rahip, piskopos, kardinal ve papa şeklindedir. Bu mezhebe göre “Kutsal Ruh” tarafından idare edilen Roma Kilisesi evrenseldir. İsa Peygamber, hem ilahi hem de insani tabiata sahiptir. Hz. İsa da Hz. Meryem de günahsızdır ve tanrı katına yani göğe yükselmişlerdir. Aynı zamanda Azizler de Tanrı katında sözcüdür ve şefaatte bulunabilirler. Bu mezhebin inancına göre günaha yönelmek günah değildir, sadece günaha sevk eder. Ayrıca günah işleyen kişiler, kiliselere giderek günahlarını papaza anlatarak günahlarından arınabilirler. Bu mezhepteki ruhban sınıfı evlenemez, evlenenler de boşanamaz; boşandıktan sonra evlenmek ise zina sayılır. Özellikle kutsal gün olarak kabul edilen Cuma günü et ve yağlı yiyecek yemek yasaklanmıştır. Son hüküm gününü, Cenneti ve Cehennemi kabul ederler. Ayrıca genellikle ayinlerde kullanılan dil Latince’dir. Katolik mezhebi inancında Papazlar; evlenme töreni, kutsama, vaftiz, tövbe, çile, günah çıkartma, ahilere yağ sürme gibi törenleri de yönetmektedir.

    2)- Ortodoks Mezhebi: Ortodoks kelime anlamı olarak Yunancada “Doğru görüş ve inanç, doğru itiraf” anlamlarına gelmektedir. Genellikle bu mezhebe Ortodoks kilisesi, Rum Ortodoks kilisesi gibi adlandırmalar da yapılmaktadır. Ortodoks kilisesinin 1054 yılında Katolik kilisesinden ayrılmasının başlıca sebepleri şunlardır; En başta Katolik kilisesinin etki alanını genişletmek için dini kuralardan taviz vermesi, Hristiyanlığın merkezi olan Roma’nın tüm uyarılarına rağmen mezheplerinin merkezi olarak İstanbul’u seçmeleri ve Batı Roma Devleti’nin yıkılmasından sonra Papalığın bu otorite boşluğunu doldurmak istemesi sebepler arasındadır.

    Ortodoks mezhebini diğer Hristiyan mezheplerinden ayıran özellikler ise şunlardır; Katolik inancının aksine patrik ruhani liderdir ve Papa İsa’nın vekili değildir. Kutsal Ruh, Tanrı’nın Oğlu olarak kabul edilmektedir. Sadece Hz. Meryem, Hz. İsa ve Aziz ikonlarına saygı gösterirler. Her ülke ibadetini kendi diliyle yapmakta serbesttir. Keşişler. Piskoposlar ve Rahipler evlenemez; fakat Papazlar evlenebilirler. Boşanma ancak bazı şartlarda mümkündür. Ortodoks mezhebinin ayinlerinde ekmeğe şarap katılarak müritlere verilir. Haç sağdan sola çıkarılır ve Haç’ın kolları eşittir.  

    3)- Protestan Mezhebi: Almanca bir kelime olan Protestan “Başkaldırı, Protesto etmek ve Karşı gelmek” anlamlarına gelmektedir. Protestan mezhebi 16. yüzyılda Roma Katolik kilisesine karşı, Martin Luther tarafından çıkarılmış bir dini reform şeklinde başlamıştır. Protestan mezhebi, Katolik kilisesinin; günahları bağışlamak, günahların bağışlanması için halktan elde edilen gelirleri, İncil’i kendilerine göre yorumlamaları, ayin dilinin Latince olma zorunluluğu gibi faaliyetlerine itirazla başlamıştır. Martin Luther, itirazlarına kısa zamanda taraftar bulunca etrafında toplanan kitle giderek artmıştır. Protestanlar inançlarında sadece İncil’i kaynak aldıkları için Protestanlara “İncil Kilisesi” de denilmiştir. Dinde meydana gelen bu başkaldırış daha farklı mezheplerin ve düşüncelerin de doğuşunu hızlandırmıştır. Protestanlığa göre insanın tanrıya ulaşması için kiliseye ihtiyacı yoktur. Özellikle Katolik kilisesinin dayatmalarından bıkan insanlar Protestan mezhebine daha çok ilgi duymuşlardır. Bazı din tarihçilerine göre ortaya çıktıkları çağa damga vurmalarına rağmen Protestanların yeni dini kurallardan değil eski kurallardan beslendiklerinden söz etmektedir. Bu bakımdan Protestanları kâşif değil, yenileyici olarak görmek gerekir. Protestan mezhebinin özellikleri ise şunlardır: Papa da insandır ve yanılabilir. Ayrıca diğer iki büyük Hristiyan mezhebinin kabul ettiği teslise inanırlar. Kutsal kitabı yorumlamaya sadece kilise değil herkes yetkilidir. Azizleri kabul etmezler. Haç çıkarma geleneğine inanmadıkları gibi, kilisedeki resim ve heykelleri de gereksiz bulurlar. İbadet ve ayinde kullanılan din serbesttir. Meryem Ana’ya inanmazlar ve ebedi cezayı reddederler. Bu mezhebe göre günah çıkarma işlemi mantıksız bir uygulamadır. Son olarak Protestan mezhebi üç ara kola ayrılmıştır: Lutheryanizm, Kalvinizm ve Anglikanizm.

  • Günümüzde Hristiyanlık İnancı

    Hristiyanlık dünyadaki tercih edilen din grupları arasında ilk sıradadır. Dünyanın her kıtasında müritleri olan bu din özellikle; Avrupa, Amerika ve Avustralya kıtalarında yaygındır. Özellikle Hristiyanlıktan kopan dini gruplarının farklı bir din gibi hareket etmeleri ve görünmeleri Hristiyanlığın bu durumlardan olumsuz etkilenmesine neden olmuştur. Tüm bu olumsuzluklara rağmen Hristiyanlık müritleri giderek artan ruhani bir dindir. Dünya üzerinde yaşayan çoğu Katoliklerden oluşan 1.560.000.000 Hristiyan bulunmaktadır. Hristiyanların mezhepsel olarak dağılımı şu şekildedir:

              1)- Protestanlar: İsveç, Norveç, Danimarka, ABD

              2)- Katolikler: İtalya, İspanya, Paraguay, Portekiz, Vatikan

              3)- Ortodokslar: Rusya, Bulgaristan, Yunanistan gibi ülkelerdedir.

  • İslamiyet’e Göre Hristiyanlık

    İslamiyet’e göre Hristiyanlık, diğer semavi dinler arasında Yahudilikle birlikte çok önemlidir. Kuranda “İsa Mesih” olarak geçmektedir. Diğer taraftan İsa’nın, Tanrı’nın Oğlu olduğuna ve çarmıha gerildiğine inanılmamaktadır. İslamiyet, İncil’in öncelikle Allah kelamı olarak Hz. İsa’ya indirildiğini fakat daha sonra din adamları 

İlginizi çekebilecek diğer olaylar

Biyografiler

  • Platon CV
    BİYOGRAFİ
  • VII. Kleopatra CV
    BİYOGRAFİ
  • Vecihi Hürkuş CV
    BİYOGRAFİ
  • Barış Manço CV
    BİYOGRAFİ
  • Nikola Tesla CV
    BİYOGRAFİ
  • Abraham Lincoln CV
    BİYOGRAFİ
  • Hulusi Kentmen CV
    BİYOGRAFİ
  • Ömer Hayyam CV
    BİYOGRAFİ
  • Sokrates CV
    BİYOGRAFİ
  • Yılmaz Güney CV
    BİYOGRAFİ
  • Kanuni Sultan Süleyman CV
    BİYOGRAFİ
  • Napolyon Bonapart CV
    BİYOGRAFİ
  • Niccolò Machiavelli CV
    BİYOGRAFİ
  • Benjamin Franklin CV
    BİYOGRAFİ
  • Adolf Hitler CV
    BİYOGRAFİ

Tarihiolaylar.com internet sitesinde bulunan bütün içerikler Tarihi Olaylar editörleri tarafından hazırlanmaktadır. İzin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

Copyright 2024 - Tüm Hakları Saklıdır.