cesare
let the drummer kick that
En Beğenilen Yazar Sırası
:
96
Toplam Başlık Sayısı
:
0
Toplam Puanı
:
6
Toplam Giri Sayısı
:
6
Bu Ayki Puanı
:
-3
En Aktif Yazar Sırası
:
73
  • İSPANYA MI YOKSA FRANSA MI!!!

    Sevgili dostlarım bügün fransa dünyanın en büyük 5. ab nin 2. ekonomisi dünyada legal olarak nükler silah bulunduran 5 ülkeden biri olması sebebiyle de birleşmiş milletlerde 5 veto hakkından birini elinde tutuyor ( almanya ve japonya gibi devler tutamazken) afrikadan pasifiğe heryerde fransız donanması ve fransız toprakları vardır peki krallarının valideleri sultanlarımızın ayaklarına kapanan fransaya bakın bir ne olmuş.
    ya ispanya ? toprakları bölünmek üzere katalonya kafasına göre hareket ediyor bask sorunu siyaseti tıkıyor galiçya da joker sorun olarak duruyor. ispanya ekonomisi battı son nefesini veriyor iflaslar krizlerin ardı arkası kesilmiyor.
    komşu ve latin kanından olan iki koloni devinin arasındaki bu farkı ne yarattı ki? yazıma zaman ayırıp okuyacağınız için teşekkür ederim dostlarım.
    öncelikle ispanya yı ele alıyorum


    İspanya azınlık grupları (Galiçyalılar, Katalanlar, Basklar) barındırma açısından zengin ve sorun teşkil eden bir ülke. Karmaşık, etnik bir mozaik var yani. Ama burada sorun teşkil eden Basklar. Hemen her hak tanınıyor Basklara. 1935-1975 yılları arası Franko diktatörlüğündeki İspanya’da azınlık gruplara çok fazla hak tanınmıyordu, baskı politikası uygulanıyordu. Azınlıklar yılmadı ve işbirliği oluşturdular. 1975’ten sonra yavaş yavaş demokrasiye geçildi ve 1978’de yeni anayasa kabul edildi. Kral Juan Karlos döneminde İspanya’nın demokratikleşme süreci desteklendi. 1975’den sonra Bask ve Katalan bölgesine ön otonomi verildi ve İspanya “bölgeler sistemi ”ne geçti. Özerk bölgeler oluşturuldu, ülkedeki azınlıklar resmi statü kazandı(buna dahil olmayan sadece dış politika ve savunma-güvenlik politikası).

    BASK!
    İspanya’nın kuzeyinde, Fransa’nın güneybatısında yer alan bu özerk bölgede 1660 yılı öncesine dek bir Bask ülkesi vardı. 1660’da Pirene Anlaşması ile İspanya ve Fransa arasında bölündü. 1980’lerde referandum yapılıyor ve Baskların %90ı kabul ediyor özerk bölge olmayı ve özerk parlamento oluşturuluyor. Parlamentoda iki dil kullanılıyor. Bask dili “Euskara” İspanyolca ile eşit sayılıyor. Eğitimde hangi dilin kullanılacağına Bask hükümeti karar veriyor. Ortaöğrenim sonuna dek öğrencilerin iki dilde de kendini ifade etme zorunluluğu var. Yine bölgede Bask üniversitesi var ki amaç Bask kültürüne teşvik etmek. Yerel hükümet Baskça bilen memurlar yetiştiriyor.
    Peki, özellikle 1978’den sonra bunca hak verilmesine rağmen neden İspanya’da Bask sorunu yaşanıyor? Bağımsız bir Bask devleti talep ediyorlar, olumsuz karşılanınca da bir örgüt kuruyorlar(ETA). Euskadi Ta Askatasuna. ETA’yı 1959’da orta sınıf aydın ve şehirli gençler kuruyorlar. 1959’dan bugüne dek 1000’e yakın insan öldürdü. 1986’ya dek terör eylemleri artıyor. Artık Bask halkı ETA’ya sempati duymamaya başladı. İspanya’nın AB’ye üye olmasıyla ekonomik durum iyileşiyor ve ETA’ya sıcak bakılmıyor. Terör örgütlerinin varlığında ekonomik durum önemli yani. 1990’larda Basklar mitingler yürüyüşler yapıyorlar ETA silah bıraksın diye. ETA’yı 1993’te ateşkese çağırıyor Basklar; 1998’de ETA ateşkes ilan ediyor. Görüyoruz ki örgütler de bir şekilde halkın istekleri doğrultusunda cevap verebiliyor. 2000-2001 arası eylemleri artıyor ETA’nın. İspanya hükümeti sorunu yok sayma politikası izliyor; bu işe yaramıyor ETA daha fazla eylem yapıyor. 2004 seçimlerini sosyalist Zapatero kazanıyor ve daha ılımlı bir Bask politikası izliyor. Siyasi diyalog uyguluyor; 2005’te ETA’yla masaya oturuyor. Ama işe yaramıyor. Yaramaz dostlarım parmağnın ucunu verirsen kolunu isterler demişti bir kere osman pamukoğlu. kol ile de yetinmezler yetinmediler okumaya devam edin lütfen.
    ETA bağımsız devlet istiyor, İspanya buna elbette müsaade etmez. Etse bile Basklar eski topraklarını istiyor, yani Fransa topraklarının da bir kısmını içeriyor. Fransa buna asla izin vermez. Kendi topraklarında yaşayan Bask azınlığa(ki Fransa kendi ülkesinde herhangi bir azınlık grubun olduğunu reddediyor) hak vermeyen Fransa, İspanya’daki Baskların toprak isteğine ses çıkarmayacak! işin sonunun nereye varacağını kestirmek zor değil ispanya bitikleri oynuyor dünya ve ab siyasetinde söz sahibi olmaktan çoktan çekildi bile ya fransa?
    FRANSA
    60 milyonu aşkın nüfusu olan fransada 7 milyon insan farklı bir dil kullanıyor fakat Fransa ülkesindeki bu insanları asla azınlık olarak tanımlamıyor. Fransız anayasasının giriş bölümünde: “Yasa karşısında tüm vatandaşların eşitliği temin edilir. Kök, din, ırk ayrımı yapılmaksızın tüm vatandaşlardan oluşan bir Fransız halkı vardır” deniyor.

    Fransa’da hiçbir azınlık grup yok diyerek aslında Capatorti’nin azınlık tanımına da uymuyor. Fransa’nın ise buna cevabı: “Fransa azınlıkta olsun ya da olmasın hiçbir etnik grubun mevcudiyetini kabul etmiyorum. Azınlık konusu devletler hukuku konusu değil kamu özgürlüklerinin konusudur.” Diyor. Hükümetin görevi kanunlara göre vatandaşların hak ve özgürlüklerini serbestçe kullanmalarını güvence altına alıyor.
    Fransa bilimsel amaçlar dâhilinde izin veriyor azınlık dillerinin kullanımına. Azınlık söz konusu olduğunda izin yok. Fransa’nın katı bir duruşu olduğunu az çok anlamaya başladık. Konuyla alakalı uluslararası belgeleri imzalamıyor, imzalasa da onaylamıyor. Ulusal Azınlıkların Korunması Çerçeve Sözleşmesi’ni imzalamayan tek Avrupa Birliği ülkesidir Fransa. Bunun yanısııra Bölge ve Azınlık Dilleri Avrupa Şartı’nı imzalamasına karşın onaylamadı. Fransa, söz konusu şartın amacının azınlıkları tanımak, korumak olmadığı takdirde onaylayacağını, sadece Avrupa dil mirasını geliştirmek söz konusu olduğunda olumlu bakacağını söylüyor.

    1982’de Birleşmiş milletler kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi’ni onaylayıp uyguluyor. Ama yine bir yorum getiriyor: (27. maddeyi uygulamıyor.) “Fransa halkı etnik özelliklere dayanan hiçbir ayrımı kabul etmez dolayısıyla her türlü azınlık kavramının reddeder.” Her fırsatta demokrasiyi savunan diğer ülkelere bir nevi akıl veren çağdaş (!)Fransa’ya bu hiç yakışmamıştır.:D :D
    Önceki İspanya örneğinde görüldüğü gibi ülkesindeki azınlıklara pek çok hak veren İspanya’da bu yöndeki gelişmeler çok iç açıcı olmamakla beraber verilen hakların devamlı daha fazlası talep edilmiştir. Peki ya Fransa? İspanya’nın tersi bir tutum izleyen azınlıklara hak vermeyi düşünmeyen çünkü azınlıkları reddeden bir fransa’yı Türkiye olarak örnek alabilir miyiz?

    Fransa’ya tepkiler hat safhada, Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği’nden özellikle. Fakat Fransa o kadar rahat ki bunları görmezden geliyor, takmıyor. Yine de Fransa’da sadece azınlıklara yönelik sorunlar yok. Antisemitizm, Müslüman karşıtlığı, göçmenlere karşı ırkçı söylem ve politikalar da var. Ve Fransa’da çok rahat halkın %15’i ırkçı söylemlere prim veriyor.

    Fransa yine İspanya’nın bir dönem uyguladığı azınlık politikasını uyguladı. Ömür boyu azınlıkları inkâr ediyor. İşe yarar mı bu? Bu defa da sosyolojik azınlık olarak karşımıza çıkar bu gruplar. Basklar, Korsikalılar, Katalanlar, Brötonlar.

    Korsika bir ada ve sosyolojik azınlıktır, hukuken tanınmıyorlar. Fransa’daki 26 bölgeden biridir. 350–400 binlik nüfusun yanında ada Korsika’da 270.000 Korsikalı yaşıyor. 270.000 Korsikalının %70’i Korsikalı, %20’si Fransız, %10’u da göçmendir.

    Korsika ekonomik açıdan geri ama 1970li 1980li yıllardan sonra ekonomisini büyütmek için bazı taleplerde bulunarak mücadeleye geçtiler. Terör şiddeti başladı. Korsika Ulusal Kurtuluş Cephesi (Front de Libération Nationale Corse, FLNC). Daha sonra 1975’te bölge statüsü verildi ve Korsikalılar bölge meclisi kurabilme, ekonomik, sosyal ve kültürel hayatta yer alabilme haklarını elde ettiler. Etnik özelliklerinden dolayı değil, tarihi ve coğrafi özelliklerinden dolayı Korsikalılara bu statüyü verdiğinin altını defalarca çizdi.

    Ardından yine bir yasa kabul edildi 1982’de. Fakat şiddeti durduramadı. Devamında gelen 1991’deki yasada(Korsika İçin Yarı Özerklik Yasası) meclisin icraat yetkisi genişletildi. Adaya statü kazandırma çabaları yine şiddeti yok etmedi. Korsikalıklar ve başbakan Lionel Jospin arasında süresiz ateşkes ilan edildi. 2001 Aralık’ta terörün sona ermesi şartıyla adaya aşama aşama özerklik verilmesi söz konusu oldu. Adaya özerklik veren yasa parlamentodan geçiyor ve 2004’te artık Korsika Bölge Hükümeti adanın yönetiminde tam yetkili olacaktı. Tabiî ki savunma ve dış politika konuları hariç. Korsika meclisinden çıkan yasalar Fransız parlamentosunda onaylanmak şartıyla uygulanabilecekti. Ayrıca zamanla okullarda Fransızcanın yanı sıra Korsika dili zorunlu öğretilebilecekti.(Görüldüğü gibi Fransa haklar vermeye çalışıyor ama kontrolü asla elden bırakmıyor.)

    Fakat 17 Ocak 2002’de Fransa Anayasa Konseyi, cumhuriyetin tekliği ve bölünmezliği ilkesiyle çeliştiği için bu statüyü vermiyor. Bundan sonra göreve gelen başbakan Jean-Pierre Raffarin bu süreci devam ettirmeye çalışıyor. Korsika’nın statüsüyle ilgili halk oylamasına gidiliyor 6 Temmuz 2003’te. Korsikalıların %50,2 si reddediyor bu statüyü. Şiddet yeniden başlıyor. Fransa bunu azaltmak için Korsika diline yasal statü tanımaya çalışıyor. Sınırlı da olsa izin veriyor kullanımına, özellikle kamu hizmetinde ve mahkemelerde kullanılabiliyor.

    Şuan ki durumda sadece Korsika dilinde eğitim yapan okul yok. Medyada sınırlı olarak yer veriliyor. Bu katı haklar böyle devam ettirilemez elbette.

    EVET KIZIM SANA SÖYLÜYORUM GELİNİM SEN İŞİT umarım bir farkındalık yaratmışımdır
    0 2
  • İdam Cezası Gelmeli Mi?

    bence gerekli başta vatana ihanet ve pedofili gibi suçlarda. zira istiklal mahkemelerini tekrar kurup bunu vaat eden siyasi partiler de var Hepar mtp gibi (bana radikal diyebilirsiniz ama bana göre devlet görevlilerinin rüşvet alması ve/veya yolsuzluk yapması da vatana ihanettir idama tabi olmalıdır)
    0 0
  • Paris saldırısının ardından oluşabilecek durumlar

    terörü beslersen dönüp dolaşıp senin ülkende patlar kanı da sana sıçrar. araplardan nefret ederim lakin kimin elinde fransızlardan ingilizlerden daha fazla kan var ki sanki?burada afrika ve diğer kolonilerin kan ve göz yaşıyla refah elit yaşıyorlar. avrupada herkez fransayı destekliyor şuan sokaklarda sosyal medyada taylant dan kırgızistana heryerden fransa mesajları biz hergün .şehit veriyoruz 3 saniye avrupa kanallrında yer almıyor. türkiye de durum çok farklı sanki yanı başımızda tebriz de 35 milyon türk ayaklanmış bizim gençliğin ve medyanın derdi fransa olmuş yazık bee
    0 0
  • türkiye avrupa birliğine girmeli mi girmemeli mi?

    şimdi dostlaım avrupa birliğinin kurucu ülkelerinden birinde yaşayan ve ab hukuku bilen biri olarak söylüyorum ki gereksiz bir tartışmadır türkiye hiç bir zaman ab üyesi olamayacaktır. böyle birşeyi ab ülkeleri kesinlikle onaylamaz. yalnızca schengen e tam üyelik alabilme şansımız vardır. bununda türk gençlerinin ilim sanat ve dünya görüşü kazanması açısından çok olumlu olacağını düşünüyorum şuan eğitim t gümrük gibi alanlarda ab üyesiyiz yani etimizden sütümüzden faydalanıp bizi dışarda bırakıyorlar.. mensubu olduğum siyasi parti HEPAR ın programında bu rezalet durumun derhal feshedilmesi ve bağımsız türk devletleriye aynı yapılanmanın oluşturulması çalışmalarına başlanması vardır.

    bazı örnekler: ben bir italya vatandaşı olarak kimlik ile TC ye girip elimi kolumu sallayarak çıkabilirim dokunan olursa napıorsun sen ben italya vatandaşıyım deyip canlarını yakarım. benim milletimin insanları vize kuyrularında süründürülür parları alınır vizeyi alsa bile girişte bir sürü sorgu sual aşağılanmayla karşılaşır...
    üretim yapan almanya italya fransanın malları düşük vergilenmeyle bir güzel tc pazarına girer kanımızı içer şerefsizler ama biz ab ye giremeyiz.. en büyük sebebi 80 milyon nüfus ile parlementoda almanya ile birlikte en çok sandalyeye sahip olacak olmamız ve almanya fransa ittifakını bozabilecek olmamız.. hiç kimse müslüman bir ülkenin ab yi yönetmesine izin vermez. ha kürtlerin gerek eğitim seviyesi gerek kültür ve hayat anlayışlarıyla da ab ye uygun olmaması ve ayak uyduramayacak olması da ab devletlerinin haklı sebebleridir.. kürtlerin neden TC vatandaşlığı vardır ?? bu da ayrı bir sorunsal başka bir başlıkta tartışabiliriz
    0 0
  • sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği

    eski bir sovyet ülkesi vatandaşıyım dolayısıyla rus dilini bilirim daha önce bir başka sovyet ülkesinde yaşadım yani coğrafyayı iyi biliyiyorum. komünizm bir milletin başına gelebilecek en kötü şeydir bunu yaşayarak öğrendim tecrübe ettim. sovyetler birliği stalinist bir felsefededir komünizm adı altında rus faşistliği yapan bir yapıydı. tüm güç güç ve idare rusların ve işçilerin komünist partisi üyelerinin elindeydi. yani güçün yer değiştirmesiydi. öyle arkadaşların yazdığı gibi eşitlik adalet hiç bir zaman var olmadı. bunlar sadece rus milletine mensup olan vatandaşlar için geçerliydi. ekim devrimi sonrası orta asya ve kafkaslarda direnişleri kırmak için böyle kandırıldı halklar. bugün hala kırgızistan dan litvanyaya kadar hangi sovyet ülkesine giderseniz görürsünüz ki en varlıklı sanayici sosyete aileler hep rus asıllı vatandaşlardır. bu da anlattıklarımı destekleyen en güzel örnektir
    0 0
  • turancılık

    şuan tebrizde başlayan ayaklanmanın ilk kıvılcım olmasını dilerim
    0 0
  • III. Dünya Savaşı Çıktı Mı?

    yine yanlış taraftayız -_-
    0 0
  • türkiye avrupa birliğine girmeli mi girmemeli mi?

    sayın kurucu başkan osman pamukoğlu siyasetçi olmayan bir siyasi liderdir bu sözümün anlamını iyi anlamaya gayret ediniz lütfen.
    HEPAR türk milletine mensup gençlerin geleceğini müdafa altına almak için kurulmuştur. osman paşa ne bahçeli ne de kılıçdaroğu gibi koltuk sevdalısı değildir makam için bu partiyi kurmadı o koltuk kaşgardan gagavuzya ya kadar türk milletine mensup fertlere aittir şahıslara değil .
    Kendine yakışanı yaptı ve gençlerin önünü daçtı davanın devamlılığını sağladı diğereri bahçeliyi koltuktan kazıya dursun paşa onurlu bir türk olarak parti içindeki ısrarlara karşı durarak koltuğu devretti şuan onursal başkanımızdır. kendi değimiyle türk milletinin belinde bir silahtır eğer türk milleti bir gün kullanmak isterse diye..
    0 0
  • Heinrich Himmler

    0 0
  • türkiye avrupa birliğine girmeli mi girmemeli mi?

    eğiitim seviyesi imkanları yüksek kaliteli metodları da gayet başarılı lisans ve lisans üstü eğitimler ve yaşam masrafları ortalama bir türk genci için karşılaması malesef imkansız.! lakin burs olanakları çok çok geniş. genel olarak italyanca olmakla birlikte kaliteli üniversitelerde ingilizce bölümlerde var genelde ekonomi ve alt branşlarında olan bölümler ingilizce bende işletme yönetimi ve iktisat ingilizce olarak okudum italyanca bir latin dilidir ve latincenin değişik bir versiyonudur. sondan eklemeli çekimli ve artikelli,cinsiyetçi bir dildir konuşması kolay öğrenmesi zordur.lisans burda 3 yıl bu size 1 sene avantaj verir. tc deki gibi yurt ve ya kampüs sistemi yok. urban yani sokak üniversitesi diye tabir ediyoruz italyada.sosyal hayat çok renkli ve akıcı öğrenciler için.. kuzey italya daha pahalı olmakla birlikte daha medeni daha liberal ve açık fikirli. ilgili başlıklar olursa avrupa da rusya da veya abd de eğitim, hayatla ilgili bilgiler verebilirim zira dediğin gibi burda alakasız biraz
    0 0
  • dünya çapında gezilecek tarihi yer önerisi olan?

    dostlarım şuana dek 30 a yakın ülke gezdim dünyadaki görülesi her yeri gezmek her kültüre şahit olmak gibi bir hedefim var şuan farkettim ki hep kültürel geziler yapmışım tarihi ikinci plana atmışım yine de bir kaç tavsiye vereceğim ölmeden görün diyeceğim tarzda şehirler ve yapılar olmak üzere.
    NOT: SIRALAMA GELİŞİ GÜZELDİR
    mısır kahire
    italya florensa bana göre dünyanın en sanatsal şehridir sanat severlerin kaçırmaması gerekir
    italya milano duomo şuana kadar insan eliyle yapılmış gördüğüm en güzel şeydir ve bana göe milano da ki tek güzel şeydir
    özbekistan semerkant ve bukhara TİMUR reise selam olsun
    moğolistan koçho tsaydam orhun anıtları tüyler diken diken
    ürdün antik kent petra
    peru machu picchu
    meksika teotihuacan ( abd den plansız bir şekilde sınır dışı edilmem sebebiyle buraya gitmek nasip olmadı ama araştırmamı yapmıştım gidecektim ordan biliyorum)
    abd boston şehrin eski mahalleleri 19-18.yy londra sının birebir kopyası olmasıyla beni etkilemişti
    brüksel grand place meydanı avrupanın bana göre en güzel meydanı
    letonya riga şehir komple tarih :)
    ilerde gideceğim yerlerden ekleme yapabilirim buraları görmek insana huzur ve umut veriyor dünya büyük ve güzel:)
    0 0
  • dünya çapında gezilecek tarihi yer önerisi olan?

    tadı damağımda hala :D gösterdin hatırlatın bak
    0 0
  • sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği

    dostum komünist parti üyeleri her yerde ve her alanda kendilerini kayırırlarken diğer bütün rus olmayan halklar imha edildi sürüldü açlıktan öldü.. ideolojinin getirdiği bir eşitlik söz konusu değildi türk milliyetçiliği için kötü diğere olayı birimlere indirgeme ben her çeşit siyasi ve ekonomik kültürden ülke görmüş bir insanım ve neo komünist bir ülkede yaşadım. sana bir daha söylüyorum bir milletin başına gelebilecek en korkunç şeydir komünizm. sen kitaplarda netlerde okuyup vay be dediğin şey uygulamada bir eziyettir. ayakların baş olması durumudur. ayrıca stalin tüm hayatını rusya da ve rus okullarında geçirmiştir. etnik olarak rus değildi ama bir rustan daha çok rus milliyetçisiydi. ukraynanın ise halen daha yarısı rustur. bu insanların ukrayna vatandaşı olması ukraynalı oldukları anlamına gelmez (yukardaki şahıslardan bahsetmiyorum) ilk yazımda da dediğm gibi bugün 14 ülkenin tamamında rus asıllı vatandaşlar en kritik görevdedirler. ayrıca litvanya ve letonya da ki sovyet kurbanları müzelerinde işin etnik temizlik boyutu da bir güzel anlatılıyor. ne güzel komünizm ama rus isen KP ye üye isen ülke senin
    NOT: işin dini yönüne ve türk halklarının katli boyutuna hiç girmedim saptamalarımın tamamen realist çerçevede olduğuna emin olman için
    0 0
  • Hangi Tarihi Kişinin Yerinde Olsaydınız Hangi Hatayı Yapmazdınız?

    abdülhamid han olup filistini yahudilere satardım hatta diğer vilayeterde yaşayan araplarıda alabildikleri kadar üstüne bonus verirdim
    0 0
  • Refah seviyesi en yüksek ülkeler

    malesef sıralamayı herkez yanlıs yapmıs dünya bankasının sıralamaya eklemediği bazı mikro devletler var dünyadaki en rafah toplumlar da bunlar sırasıyla
    1-monaco
    2-liechtenstein
    3-san marino( netteki veriler yanlış bizzat gittim zaten italyanın bütün sosyetesi burda yaşar)
    4-lüksemburg
    5-norveç
    6-katar
    7-isviçre
    0 0
  • josef stalin

    hahaha şiire bittim
    0 0
  • İSPANYA MI YOKSA FRANSA MI!!!

    bence bizde durum biraz daha farklı savaşan biz ülkeyi kuran biz çalışıp kazanan biz vergi veren biz hastahanesini yolunu okulunu yapan biz ama malum ırka yeterince iyi hizmet edemediğmizden olsa gerek memnun değiller! osmanlının da azınlıkları tak gibi yönettiğni düşünüyorum dağılmasının en büyük sebebi de bence bu. tarihten ders çıkaralım isterim. azınlık hosgoruyle liberallikle yonetılmez devletin gucunu gösterir ezersin gecersin geriye bakmassın. yada fitne sokucak birileri mutlak çıkar
    0 0
  • İSPANYA MI YOKSA FRANSA MI!!!

    yılda 84 bin doları verirsen susmicak adamı tanımam :)
    0 0
  • İSPANYA MI YOKSA FRANSA MI!!!

    birleştirici söylem ve eylemler akıbetimizi ispanya yapar osmanlı yapar.
    0 0
  • İSPANYA MI YOKSA FRANSA MI!!!

    ben sovyet ve komünizm gerçeğini anlatıyordum bilmeyen dostlara. öyle kitapda okuduğun internette kahramanlıklarını dinleyip gaza geldiğin gibi değil o işler oralarda diye.. yoksa kızılların derdi beni germedi! sizi de germesin kendi milletinizle meşgul olsanız daha güzel günler görür evlatlarımız
    0 0
  1. Yeni Konu Ekleme

    Bu alana yazacağınız yazı sizin konu başlığınız olacaktır. Eğer konunuz var ise listelenecek, eğer konunuz yok ise yeni konu ekleme sayfasına yönlendirileceksiniz. Konu başlığınızı yazdıktan sonra ileri butonuna yada enter butonuna basınız.

  2. Arama Butonu

    Arama butonuna basarak sayfaya yönlendirileceksiniz.