Tarih boyunca insanların kendilerini veya kendi gruplarını diğerlerinden üstün görme mücadelesinin yol açtığı bir sonuçtur.

Bu aslında temelinde ciddi bir psikolojik sorundur. Bir insanın ten rengi beyaz diye ten rengi siyah olanlardan kendisini üstün görmesi, "Ben Avrupa'da yaşıyorum" diyerek "Afirka'dan gelenlere ölüm" demesi. Ya da daha da öncesine gidelim Yahudilerin kendilerini seçilmiş ırk görmesi ve aynı şekilde daha sonradan Hitler'in Aryan olmayan her ırkın Aryan ırkın üstünlüğünü kabul etmesi gibi durumlar Amerika'daki ırkçılığın temelini oluşturan durumlardır.

Irkçılık, aslında defacto bir ilanla başlar. Tarih boyunca hep de böyle olmuştur. Bir grubun lideri çıkar ve biz daha üstünüz diyerek elindeki gücü de kullanarak bu görüşünü yasalaştırır ve ahlaki kural haline getirerek topluma dayatır. Sonucun korkunç olması ise kaçınılmazdır.

Peki bütün bunların başlangıcı nedir?
Dünya'yı bir oluşturmamışken, bulunduğu topraklara hükmedip burası benim, sınırları da bu diyen kaçık liderler.

Bu liderler halk tarafından desteklendikleri için bu kadar rahat yönlendirme yaptılar, Hitler koskoca bir Almanya'yı arkasına alıp da yıktı geçti.

Hedef hep aynıydı: Diğer insanlardan daha üstün olmak ve adaletsiz bir üstünlük sağlamak
Sonuç da hep aynıydı: Uzun vadede hezimet.

Şu anda Amerika'nın devlet başkanı bir siyahi. Yukarıdaki fotoğrafa iyi bakınca siyahilerin beyazlardan ayrı bir çeşmeden su içmeye zorunlu tutulduğunu görüyorsunuz. Şimdi ise o suyu içebilmelerine karar veren insan bir siyahi.

Keser döner sap döner, tavuk döner horoz g.mer...

Atakan Büyükdağ'ın ''Hitler'e Sordunuz mu?'' adlı kitabını okumanı tavsiye ederim.