Tam ismi Petrus Ferdinandus Johannes (Pierre) van Hooijdonk'dur. Fas asıllı 1969 Hollanda doğumlu bir futbolcudur.
Tabi ki biz bu futbolcuyu 2003-2005 arasında 2 sezon boyunca Fenerbahçe'de oynadığı dönemlerden biliyoruz. Oynadığı dönemlerde tüm takımı baraja getirip bile freekick'ten gol attığı olmuştur.
Free Kick kendisi için bir nevi penaltıdır. Hooijdonk Freekick'in başına geçince %50 gol olurdu. Zaten oynadığı 2 sezonda da Fenerbahçe Süperlig şampiyonu olmuştur. 2 sezonda toplam 63 maçta oynamış ve 35 gol atmıştır.
Fenerbahçe'nin en sevilen futbolcularından birisi olmayı başarmıştır.

Konuyu açan kaçmış ben yazıyım bari. Türkiye'ye tarih boyunca oynanan oyunlardan bahsedersek Kurtuluş savaşından başlamak lazım. Şu an oynanan oyunlardan bahsedersek ise AB ittifaklarının Rusya, Çin, İran ittifakına karşı güç göstermek için kullandığı bir ülke konumunda olduğumuz söyleyebilirim.
Zaten bu da beklenen birşey, ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin'in yer aldığı bir oyunda Türkiye'nin söz sahibi olma olasılığı çok düşüktür. Dur bakalım sana gelene kadar derler adama

En son açıklaması şöyle: "Türkiye'nin açıklamaları lüzumsuz, ekonomik yaptırımlar daha da genişletilebilir. Bize bişey olmaz olan Türkiye'ye olur"
Çok gereksiz bir özgüven var

CloudFlare'ı IŞİD'e yardım etmekle suçlamışlardır ki eğer böyle birşey doğruysa bu çok büyük bir olaydır.
Dev internet sitelerinin hepsi CloudFlare ile korunmaktadır. Korunuyoruz diye IŞİD'e yardım ettikleri açığa çıkarsa çok büyük darbe yerler.

Politikacıların bilim adamlarını nasıl kandırdıklarının bir örneğidir Manhattan projesi. Gerçi Opphenheimer gibi insanlar bile bile kötülük yapmış insanlardır.

Şimdi de meyve ithalatını durduracaklarını açıkladılar. Kolpaçino'da Özgür "hedef ben miyim Tayfun?" diyordu ya. O hale geldik.

Çok iyisiniz ya eline sağlık hocam

Eline sağlık hocam

Erdoğan yapıcı konuşuyor. Rusya ile ilişkilerin düzelmesine yönelik açıklamalar yaptı.
"Rusya ile aramızda baş gösteren meselenin büyümesi, yıpratıcı bir hal alması belki de geleceğe yönelik üzücü sonuçlar doğurmasın istiyoruz. Bu noktada tarafların çok daha olumlu bir şekilde yaklaşım göstermesini özellikle istiyoruz. Rusya'ya diyoruz ki 'gelin bu meseleyi de aramızda kendi sınırları içinde konuşalım ve çözüme kavuşturalım."

- "Konuyu tüm ilişkilerimizin zarar göreceği bir boyuta vardırıp kimseyi de sevindirmeyelim. Pazartesi günü Paris'te yapılacak BM İklim Değişikliği Zirvezi, ilişkilerimizin tamiri için bana göre bir fırsat olabilir. Bunu fırsata dönüştürmek suretiyle orada bu görüşmeleri yapma imkanımız da olabilir."

- "Rusya, Türkiye için önemli olduğu kadar, unutmayalım ki Türkiye de Rusya için o denli önemli bir ülkedir. Her iki ülkenin diğerini gözden çıkarma lüksü yoktur. Biz, bu konuda istekli ve ümitliyiz. Rus tarafının da en kısa sürede bu çizgide olmasını, bu çizgide buluşmasını ümit ediyorum."

Burada çalan için Requiem for a dream - soundtrack diye aratırsan daha iyi olur @abdullah6660

1 ocaktan itibaren Rusya'ya vizesiz seyahatin sonlandırılacağı belirtildi.

Aşırı bir şekilde abarttılar durumu, konu ego konusu oldu.

@katana 2010 da 3. Dünya Savaşı çıktı da bizim mi haberimiz yok :))

Bu sorunun cevabı bence doğu daha geridir. Batı da olması gereken şekilde medeni değildir. Batı kötünün iyisiyken doğu dünya dışı hatta tarih dışı uygulamalarına devam etmektedir.

Bayağı erken davranmışlar

Birçok otoriteye göre futbol tarihinin gelmiş geçmiş en yetenekli oyuncusudur.
1946'da Belfast, İrlanda'da dünyaya gelmiş, 2005'te Londra, İngiltere'de hayata veda etmiştir.
63 - 74 yılları arasında Manchester'da oynamış ve Manchester'ın şampiyonlar ligi kupasını kazanmasında ve daha birçok lig şampiyonlukları gibi başarısında etkin rol oynamıştır.
Kızlara, alkole ve sigaraya olan düşkünlüğü futbolunun önüne oldukça geçmiştir. Hayatını da bundan kaybetmiştir, yaşam kalitesini de.
Alkol ve sigaraya olan düşkünlüğünü şöyle açıklar George Best
" Hayatımda herşeyi çalımladım, alkol hariç"
Sonralarında karaciğer iltihabı ve iç kanama gibi nedenlerden dolayı
hayata veda etmiştir. Ölürken insanlara "asla benim gibi ölmeyin" demiştir.

Tabi bu işin zevksiz kısımları. George Best gençliğinde özellikle 1970'lerde eğlencenin dibine vurmuştur.
Tüm dünya güzelleriyle yattığı söylentilerini mesela şöyle yalanlamıştır "Yedi tane Dünya Güzeli ile birlikte olduğumu söylüyorlar… Bu yanlış; sadece dört tanesiyle birlikte oldum. Üçünü reddettim." ki daha sonraları açıklama yapan lüks bir otelin garsonu şöyle bir anketod paylaşır "Kahvaltı servisi için odaya girdiğimde George odada büyük bir şişe şampanya, kumardan kazandığı binlerce pound ve o seneki dünya güzeli ile birlikte yatağında uykunun tadını çıkarıyordu"
George Best'in dünya güzelleriyle ilgili şöyle bir anektodu daha vardır "Eğer bana üç kişiyi çalımlayıp 35 metreden Liverpool'a nefis bir gol atıp tribünleri ayağa kaldırmak mı, yoksa dünya güzelini yatağa atmak mı diye sorsanız karar vermesi çok zor olurdu. Şanslı biri olarak her ikisini de yaptım. Ama birini 50 bin kişinin gözleri önünde."

Cinsel hayata oldukça düşkün olan Best bir muhabirin de şu sorusuna oldukça ilginç bir cevap vermiştir.
Muhabir: "Bir maçtan once en erken ne zaman seks yaptın?"
Best: Galiba devre arasında yaptığım maça daha yakın bir zamandaydı...

Bu şekilde bir hayat yaşamanın bedeli tabi ki futbol hayatında düşüş demektir. Kendisi de bunun farkında olan Best durumu şöyle açıklamıştır "Eğer biraz çirkin olsaydım bugün ne Pele ne de Maradona’nın adını hiç kimse hatırlamazdı."
Gel gelelim bu düşüş ve alkolizm tutkusu Best'i iyi bitirmiş 1981'de alkol alabilmek için bir kadının çantasından para çalmış, 1984'te alkollü araç kullanırken yakalanmış, polise kaba davranıp kefareti ödemediğinden dolayı 3 ay hapis yatmıştır.
Sonra da tahmin ettiğiniz gibi yitik bir hayat geçirerek 2005'te kötü bir şekilde öldü.

Harika bir kitaptır. Sürükleyici bir dünya klasiği istiyorsaniz cevabi fausttur.
Yalnız kalemle okuyun bu kitabı altı çizilecek cok diyalog var

Can Dundar'in mahkeme salonunda eşiyle beklerkenki halini gördüm de ikisi de olaya şaşkınlıklarını gülerek belirtiyorlardı. Halk da alıştı artık kimse sesini çıkarmıyor zaten

Öncelikle harika bir yazı olmuş. Sonrasinda da belirtmek isterim ki böyle insanların sistemin çarkına ayak uydurmaması, ambargo kurallarını dinlememesi çok normaldir. Böyle insanlar için rakipleri yani insanlar önemlidir, satranç tahtasında milliyet millyetten daha üstün değildir oyuncu oyuncudan üstündür. Bu nedenle de bu insanları ülkelerin koyduğu kurallar pek bağlamıyor o da çok normal.

Bugün var olsa yaşayacak doğa bulamaz. Heryerimiz inşaat oldu

Sırf Kadıkoy belediyesine inat yapılmış birşey gibi duruyor.