Abdülhamit Han ile bir derdim yok ,Osmanlı da bizim Türkiye Cumhuriyeti de..Abdülhamid Han çökmekte olan bir imparatorluğun başında gücü elde tutma becerisini sonuna kadar kullanan güçlü ,son padişahtır..Onun döneminde de toprak kayıpları olmuştur...O dönemin sosyolojisini dünya çapında incelemeden İttihat ve Terakki de hain ilan edilir ,diğerleri de..Peki çok iyi bir yönetim olsaydı ,ülkenin çöküşünü engellemek için bu tarz gruplar ortaya çıkar mıydı ? Mesela İttihat ve Terakki birçoğu Osmanlı Devleti bünyesinde ülkenin birçok yerinde savaşan komutanlar ,canla başla balkan dağlarında sırp,bulgar ,yunan çeteleri ile savaşmışlar..Bu insanları sırf 1.Dünya Savaşını kaybettiler diye hain ilan edemem,edilmesi tarihe haksızlıktır..Ya da Vahdettin'i de hain ilan edemem, herşeyiyle bitmiş bir imparatorluğun başında bir Abdülhamid Han gibi güçlü durup Kurtuluş Savaşının başına geçmedi diye..Her dönemin kendine has özellikleri vardır ,100 yıl önceki bir komutan ile 100 yıl sonraki bir komutanın kıyası yapılamaz...

Abdülhamit Han zamanında zaten Almanlarla işbirliğine gidilmişti mecburen, hangi dostluklar vardı hangi ülkeye karşı merak ediyorum ? Ayrıca kilise siyaseti nedir merak ettim nasıl engelliyormuş avrupanın ve balkanların birleşmesini ? Abdülhamit Han döneminde zaten balkanlarda kopuş devam etmekte ,tarihi nerden nasıl okuyorsunuz hiç anlamış değilim..

http://tibbiyelihikmet.wordpress.com/2014/02/04/iskilipli-atif-hoca-gercegi/

Belgelerletarihse bu da tıbbiyelihikmet..

http://tibbiyelihikmet.wordpress.com/2014/02/04/iskilipli-atif-hoca-gercegi/

bu da o gerceklerletarih denen kaynağa ithafen gelsin..Serinin devamını oradan okuyabilirsiniz..

denemek lazım hint filmleri güzel ama iran denemedim

Company of Heroes serisi 2.Dünya Savaşı fanları için ,Age of Empires Conquers multiplayer strateji , paradox interactive oyunları gerçekten güzeldir, Knights of Honor eski ama güzel oyundur..

Tarihsel olarak hatalı başladığın için kronoloik sırayı vereyim önce ;

2.1 Tahta çıkışı ve Birinci Meşrutiyet
2.2 Balkanlarda karışıklıklar ve uluslararası ortam
2.3 Sırbistan ve Karadağ ile savaş (1876-1878) ve Tersane Konferansı
2.4 1877-78 Türk-Rus Savaşı (93 Harbi)
2.5 Bosna Hersek ve Yenipazar'ın Avusturya tarafından işgali (1878)
2.6 Kıbrıs'ın İngiltere tarafından işgali (1878)
2.7 İngiltere Kıbrıs Yüksek Komiserliği Bayrağı
2.8 1878'de Kıbrıs'a İngiliz bayrağının çekilmesi
2.9 Tunus'un Fransa tarafından işgali (1881)
2.10 Borçların ödenemez hale gelmesi ve Borçlar İdaresi'nin (Düyun-u Umumiye) kurulması (1881)
2.11 Yunanistan'ın Teselya'yı ilhakı (1881)
2.12 Mısır'ın İngiltere tarafından işgali (1882)
2.13 Somali'nin İngiltere tarafından işgali (1884)
2.14 Habeş Eyaletinin İtalya tarafından işgali (1885)
2.15 Şarki Rumeli'nin Bulgaristan tarafından ilhakı (1885)
2.16 Makedonya'da tedhiş hareketleri
2.17 Ermeni isyanları (1891-1895)
2.18 Yunanistan ile savaş (1897)
2.19 Girit'e özerklik verilmesi (1898)
2.20 Kuveyt'in özerklik kazanması (1899)
2.21 Suudi Arabistan'ın kurulması (1902)
2.22 Yemen İsyanı (1905)
2.23 İkinci Meşrutiyet (1908)
2.24 Bulgaristan'ın bağımsızlığını ilan etmesi (1908)
2.25 Avusturya'nın Bosna-Hersek'i ilhak etmesi (1908)
2.26 Girit'in Yunanistan'a katılma kararı (1908)
2.27 Tedbirler
2.28 İkinci Meşrutiyet
2.29 31 Mart Ayaklanması ve Tahttan İndirilişi

Tarihsel olarak o dönem şartlarında savaşları zaten Osmanlı açmamıştır genellikle yabancılar açar, Alman ittifakı da Almanların çıkarları içindir Osmanlının kara kaşına kara gözüne değil, Abdülhamid han zamanında atılan ittifağın temelleri ile 1.Dünya Savaşına kadar devam etmiştir.Abdülhamid Han da olsaydı başta biz gene o savaşın içinde olacaktık ve yine bu süreç yaşanacaktı,onun başarısı yönetimi tek elde toplama becerisidir ama mağlubiyetler ve toprak kayıpları devam eder ..Biz süreçten etkilenen bir devlettik ,süreci yöneten değil..

Abdulhamid Han bir imparatorluğun başında doğal olarak kan bağı, hanedanlıktan dolayı ülkenin yönetimindeki lider kişi olarak başa geçti, meşruti denemeler henüz onun döneminde yeni gelmişti zaten, Mustafa Kemal Osmanlının küllerinden Türkiye Cumhuriyetini kurdu,onun lider olmasını sağlayan şey kan bağı, hanedanlık değil siyasi,askeri yeteneği ve başarılarıdır... Tarih forumunda Osmanlı ile Türkiye Cumhuriyetini kıyaslamak abes olur ,hem dönemsel hem yönetimsel olarak arada dağlar kadar fark var ,ama bir mirastır birbirlerine bağlıdırlar orası ayrı..

2.Mahmut'tan sonra devletin yönetimini tek elde toplamıştır ama o 30 yıl içindeki toprak kayıpları,yaşanan olayları da iyi incelemek gerekir,siyasi başarı tüm toprak kayıplarına rağmen 30 yıl devletin başında bulunmaksa o ayrı...

@malcolm mustafa kemalin dehası askerliginden ziyade ekonomik,kültürel ve siyasi başarısından gelir,Osmanlı Devletinde 200 yıl boyunca yapılamayan çeşitli devrimleri yapmıştır. Abdulhamid Han gücü elde tutan son padişahtı o kadar, Osmanlı gene dönemin gerisindedir ,toprak kayıpları yaşamıştır, Abdülhamid Han' ın siyasi başarısı nedir merak ettim anlatırsan aydınlanırız...

@adolf2 lise kitaplarını okuyarak burada yorum yapmak zaten eksiktir, lise kitaplarında tarih gerektiği şekilde incelenmiyor,ne Osmanlı nın çöküşü hakkında gerekli yorum yapma kabiliyetine sahip olursunuz ,ne de Atatürk' ün önemi hakkında yeterli bilgi bulunur, adı üstünde lise kitabı..Ayrıca at gözlüğü takmamak için bence buraya yorum yazmak yerine sen Mustafa Armağan' ın kaynak gösterdiği kaynak kitapları oku özellikle yabancı kaynaklı olanları onun yaptığı şeyle lise kitaplarında bahsettiğin anlatım benzeşir ,hatta mustafa armağanda abartılı bir şekilde işlenir günümüz siyasetiyle de bağdaştırılır..Kurtlarla Dansı kitabını okumaya çalışıyorum (şansıma kardeşimin eşi o dergiyi tarih dergisi sanmış almış o kitap hediyeymiş ben de ondan aldım ) ,orada verdiği kaynaklardan birini buldum yukarıda sana linki verdim ,o kitap bile daha akıcı o günün şartlarını güzelce irdeleyen bir kitap ..At gözlüğü takmak istemiyorsan sen dediğimi yap alıntı yaptığı kitapları oku madem çok beğeniyorsun mustafa armağanı..O zaman konuşalım tartışalım boşu boşuna yorum yazmaya gerek yok...

Burada o bahsedilen kitabın çevirisi var, isteyen okur..

http://m.friendfeed-media.com/28f835c4314f255acd93103c859c335b5f3b0823

Mustafa Armağan'ın Abdülhamid Han' ın Kurtlarla Dansı kitabında kaynak olarak gösterdiği François Georgeon' un kitabını okursanız daha güzel anlarsınız o dönemi ,ama sadece Kurtlarla Dans'ı okursanız popüler tarihin siyasi yalakası bir çakma tarihçinin kitabını okursunuz Sultan Abdülhamid Han'ı değil..Zaten genelde Mustafa Armağan'ın kaynak gösterip yazdığı yazılarda veya kitaplarda o kitabı veya kaynağı okursanız daha güzel anlarsınız olayları..

Bizim dönemimiz muhteşemdi , 15 kişi hesabına atardık 5vs5 ,parası olmayan kenara hafta içleri, hafta sonları ise araya üniversiteliler girerdi o zaman için age of atardık, oyun için lisede İzmir'e gidip İzmirin en iyi ikinci clanını yenmiştik herkes dalga geçmişti elemanlarla :)) Uzun aradan sonra ben de cs go aldım steamdan başarılı oynuyorum arada..Paslanmamışım

nice mutlu senelere, ülkemizi dirlik düzen ve sizlere sağlık mutluluk ve başarı getirmesi dileklerimle

Derin Tarih önermem tarih okumak istiyorsanız..

İnternetten direk şöyle biraz yazı buldum , güzel ,tatmin edici..

http://kemalist-yol.tr.gg/Necip-Faz%26%23305%3Bl,-CHP-ve-ger%E7ekler.htm

19.yüzyılda çin, yozlaşmış mançu hanedanının ve bürokrasinin elinde büyük bir çöküş yaşamaktaydı. en büyük sorun ingiliz emperyalizminin yerel yöneticileri satın alarak çin ticaretinde dilediğince at oynatmasıydı. hindistanda üslenen ingiliz tacirleri çin'e hint afyonu götürüp karşılığında çay ve gümüş aldıklari çok karlı bir çark kurmuşlardı. fakat bu zehir ticareti sonucunda onbinlerce çinli afyon müptelası olmuş, hayatları sönmüştü. halkını kanser gibi kemiren bu rezil ticaretin bir türlü engellenememesi üzerine çin imparatorunun sabrı en sonunda taştı. imparator en güvendiği memurlarından biri olan lin-tse-hsü'yü, bu ticaretin merkezi olan canton yöresine müfettiş olarak gönderdi. hsü yaptığı incelemelerde neredeyse tüm yerel memur ve yöneticilerin ingilizlerden rüşvet, afyon ticaretinden de pay aldığını gördü. hemen bir bürokrat temizliğine başlandı. ancak hsü, canton limanındaki afyon yüklü ingiliz gemilerine el koymaya kalkışınca kıyamet koptu. ticaretinin baltalanmasından hiç memnun kalmayan ingiltere zaten kavga aramaktaydı. bu olay istedikleri bahaneyi sağlamış oldu. 1839 yılında ingiltere çin'e savaş ilan etti.

buharlı savaş gemileri ve modern tüfeklerle sılahlı ingilizlere karşı çinliler kahramanca direndiyseler de başarılı olamadılar. ingiliz güçleri canton'u işgal etti, buharlı ganbotlar sarı ırmağa girerek hayati pirinç trafiğini kestiler. en sonunda ingilizler pekin'e çok kısa bir mesafedeki tientsin limanına asker çıkarınca çinliler yenilgiyi kabul etmek zorunda kaldı. 1842 de imzalanan nanking anlaşması çin'i stratejik hong kong limanını ingiltereye "99 yıllığına kiralamaya" ve afyon ticaretini serbest bırakmaya zorladı. çin ulusunun tarihindeki bu en aşağılayıcı yenilgi sadece çin ekonomisini çökertmekle kalmadı, hanedanın halk nezdinde zaten azalmış olan prestijini sıfıra indirerek tam 2 milyon kişinin hayatını kaybettiği 1856-66 taiping isyanı'na da zemin hazırlamış oldu.

Ve bu savaşta tarihin demirden yapılmış (ancak zırhlı değil) ilk savaş gemisi olan ingiliz doğu hindistan şirketi donamasının "nemesis" adlı yandan çarklı ganbotu da bu savaşta kullanılmıştır.

Güney sınırımızda Irak mezhepsel ve etnik olarak bölündü, Suriye ona keza daha uzun,acılı bir süreçten geçiyor..Bir yandan da Türkiye' nin Rus uçağını düşürmesinden sonra Ermenistan Azerbaycana savaş ilan ediyor, Kıbrıs'ta yöneticiler tek Kıbrıs sloganıyla görüşmeler yapıyor..Doğudaki malum durumları biliyorsunuz..Bir şekillendirme ve dizayn döneminin ortasında gelecekle ilgili ne düşünüyorsunuz ?