Haiti Kolera Krizi
2010 yılında dev bir depremle karşılaşan Haiti daha kendine gelememişken korkunç bir kolera salgınına maruz kaldı. Binlerce kişi öldü ve bu ölümler ülkenin ekonomik ve sosyal dengelerini alt üst etmek üzere. Ve en acısı da bu dramın uluslararası kritik bir örgütün dikkatsizliği sonucunda oluşmuş olması. Ne varki buna sebep olduğu iddia edilen örgüt Birleşmiş Milletler sorumluluğu halen üzerine almıyor.
Son 5 yılda Haiti'nin çektiği zorluklardan daha fazlasını çeken bir ülkeyi hayal etmek zor. Haiti bulunduğu yarım kürenin en fakir ülkesiyken bir de 2010 yılında dev bir deprem başkentini yerle bir etti, 200.000 kişiyi öldürdü. Hemen ardından ise gizemli bir şekilde kolera salgını başladı ve günümüze kadar devam ederek ülkeyi yıktı geçti. 2015 yılının yazına kadar 700.000 kişiyi etkiledi, 10.000 kişiyi ise öldürdü.
Salgın sağlık uzmanlarını şaşkına döndürdü çünkü Haiti'de son 100 yıldır kolera salgını yoktu. Ülke ve doktorlar bu nedenle salgına da hazırlıklı değillerdi. Ve ardından Associated Press Haiti'de kolera salgınının raporunu hazırladı. Kolera'yı Haiti'ye Birleşmiş Milletler getirmişti. Birleşmiş Milletler barış orduları Nepal'den getirdikleri kolera hastlağını Haiti'ye taşımışlar ve Haiti'deki içme sularının büyük bir bölümüne kolera bulaştırmışlardı. Hastalık su yoluyla ilerlediği için kısa bir sürede tüm ülkeyi etkisi altına aldı. Ne varki Birleşmiş Milletler olaydaki rolünü reddediyor ve şikayetlere karşı tazminat beklentisini de inkar ediyor.
2015 yılının Temmuz ayında 154 Haiti-Amerika liderleri ve organizasyonları Birleşmiş Milletler'e karşı duydukları büyük öfkeyi dile getirdiler. Birleşmiş Milletlerin ne yaptıkları hatadan dolayı sorumluluk almayı kabul ettiklerini ne de Haiti'nin bu durumla savaşması için bir yardım eli uzattıklarını ifade ettiler. Halbuki geçtiğimiz yıl 77 kongre üyesi Birleşmiş Milletlere Haiti için koleraya karşı bir savunma mekanızması geliştirilmesi talebini içeren mektuplar yollamışlardı.
Haiti'deki kriz devam ederken verilmesi gereken destek ve ilgiden eser yok. Haiti tam anlamıyla kendi haline terkedilmiş durumda. Ne bir yardım gidiyor ne önlem alınıyor ne de Dünya basınında yer alıyor.
Konuyla ilgili olarak ABD başkan aday adayı Martin O'Malley şu tavsiyelerde bulundu. "Öncelikle Birleşmiş Milletler üzerinde düşen görevi yapıp bu trajedideki rolünü kabul etmeli sonra ise hayat kurtarmak için yapılması gereken ne varsa yapmalı. İkinci olarak Haiti'deki kaynakların azlığını göz önünde bulundurarak ABD bir kampanya başlatmalı ve bu salgını durdurmalı. Haiti'deki salgın giderek büyüyor ve komşularına da sıçrayabilir. Bir kasırga saldıgını Amerika'ya bile taşıyabilir.
Üçüncü olarak Birleşmiş Milletler bizim yarım küremizi daha dikkate almalı. ABD yardımıyla gereken fonu toparlayıp salgının önüne geçmeli.
Bazı hastalıklar ve depremler Tanrı'dan gelmektedir. Fakat bu durum insan eliyle daha kötüleştirildiğinde bunun sorumluluğu kabul edilmeli ve yapılan yanlışlar düzeltilmelidir."