malcolm
my name is x
En Beğenilen Yazar Sırası
:
4
Toplam Başlık Sayısı
:
34
Toplam Puanı
:
286
Toplam Giri Sayısı
:
264
Bu Ayki Puanı
:
26
En Aktif Yazar Sırası
:
4
  • Avrupa'da Türk Korkusu

    Tarihin arka odasi baslarken o şahane müzigin önunde gözuken resmi hep merak etmistim. Sonunda Murat Bardakcinin bir yazisinda rastladim. Bu resimdeki dayi Avrupalilar tarafindan cizilmis Osmanlı askeriymiş. Elinde ise kendi ördugu bir ilmik var. ilmiğin üzerinde Islam fanatizmi, kadin cocuk öldurme, özgurluk söylemi gibi bir kac sey yaziyor.
    0 0
  • Börü Budun

    Erhan Afyoncu'nun baya dalga geçtiği mevzu.

    Erhan Afyoncu: Ya karım geldi bana sordu, Börü Budun nedir diye. İlk defa duydum onada öğrencileri sormuş şimdiye kadar hic bir kaynakta rastlamamıştım, yazdim internete bir baktim; Türklerin 2000 yıllık istihbarat teşkilatı yazıyor. Halkımız acayip Kurtlar vadisini izleyip bunlari gercek saniyor bizde isler hic bir zaman boyle tikirinda işlemez. Nizamulmülk bile kitabinda casus kullanmayin yaziyor. Börü budun vardida en büyük vezirimizin bundan haberi mi yoktu?

    Demiştir.
    0 0
  • Divan Şiirleri

    Sakın sen küy'i cananı uzakdur sanma ey mecnun

    Seher yola giren aşık gece Leyla'da akşamlar.



    Çift anlamlı bir beyittir.
    Anlam 1: sakın leylanin mahallesini uzak sanma mecnunluk iddiasinda bulunan kişi gece leylada akşamlar



    Anlam2: (şu şekilde okuyun)
    Sakın(koru) sen küy'i cananı, uzak dur
    sanma ey Mecnun
    Seher yola giren aşık gece leylada akşamlar.
    Leylanın etrafini koru ona laf gelmesini engelle yerini bil.

    Mecnunluk iddiasinda bulundun diye akşam senin olacagini mi zannediyorsun
    0 0
  • Divan Şiirleri

    “Mecnun ki lâ ilâhe illâ, der idi,



    Teklifi şuur eyleseler, lâ der idi,



    Ol mertebe Leylâsına meclûp idi kim,



    Mevlâm diyecek yerde, Leylâm der idi..” ( Yenişehirli Avni )
    0 0
  • Divan Şiirleri

    biz bülbül-i muhrik-dem-i gülzâr-i firâkız

    ateş kesilir geçse sabâ gülşenimizden



    biz ayriligin gül bahçesinde öten bülbülüz

    Sabah yeli geçse bahçemizden ateş kesilir(alev topu olur).

    2. selim.
    0 0
  • Divan Şiirleri

    Didem rûhunugözler,gözler rûhunu didem

     Kıblem olalı kaşın, kaşın olalı kıblem." *



    Cennet gibidir ruyin, ruyin gibidir cennet

    Adem doyamaz sana, sana doyamaz adem



    "Gamzen ciğerim deldi / deldi ciğerim gamzen Bilmem nic'olur halım / Halim nic'olur bilmem ".



    Vuslat bileli hicrin, hicrin bileli vuslat/

    Matem görünür şadi, şadi görünür matem



    Zahmın görücek zâna, zâna görücek zahmın/

    Merhem koyasın birgün, birgun koyasın merhem



    Olsun ko nazim hey gül, hey gül ko nazim olsun

    Her dem gülüne bülbül, bülbül gülüne her dem





    şair nazîm  akis sanati
    0 0
  • Divan Şiirleri

    Yanan aşk âteşine âteş-i düzahtan iymindir
    Ne kim bir kez yanar yandırmak anı gayr-i mümkindir

    FUZULİ
    0 0
  • Divan Şiirleri

    Vakti zamanında Tahir adında Ulema'dan bir zat şair Nef'i için kelp(köpek) demek gafletinde bulunur. Bunun üzerine şair Nef'i şu şahane dörlüğü yazar;

    Tahir efendi bize kelp demiş
    İltifatı bu sözde zahirdir
    Mezhebim Maliki'dir benim
    Zira iktidadımca kelp tahirdir.

    *Şair Tahir efendiye bir güzel giydirsede, tahir kelimesi temiz anlamına geldiğinden, köpeğin temiz olduğunu söylüyormuş gibi gözüküyor ve ulemanın elini kolunu bağlıyor. Ancak işin daha komik tarafı ulemadan bir zât Nef'i'nin bu sözlerini ciddiye alıp "Kelp'in tahir olup olmadığı tartışmalıdır. Amma sadık olduğuna şüphe yoktur." diyerek rezilliği iki katına çıkarıyor.

    Ne diyelim Cübbeliler her dönemde var.
    0 0
  • Divan Şiirleri

    SU KASİDESİ

    Der Na’t-i Hazret-i Nebevi

    Saçma ey göz eşkten gönlümdeki odlare su
    Kim bu denli tutuşan odlare kılmaz çare su

    Âb-gûndur günbed-i devvar rengi bilmezem
    Ya muhît olmuş gözümden günbed-i devvare su

    Zevk-i tiğinden aceb yok olsa gönlüm çak çak
    Kim mürur ilen bırakır rahneler divare su

    Suya versin bağ-ban gül-zarı zahmet çekmesin
    Bir gül açılmaz yüzün tek verse bin gül-zare su

    Ohşadabilmez gubarını muhharir hattına
    Hame tek bakmaktan inse gözlerine kare su

    Arızın yadiyhle nem-nak olsa müjganım nola
    Zayi olmaz gül temennasiyle vermek hare su

    Hayret ilen parmağın dişler kim etse istima
    Parmağından verdiği şiddet günü Ensar’e su

    Eylemiş her katreden bin bahr-i rahmet mevc-hiz
    El sunup urgaç vuzu için gül-i ruhsare su

    Hâk-i payine yetem der ömrlerdir muttasil
    Başini taştan taşa urup gezer avare su

    Zerre zerre hâk-i der-gâhina ister sala nûr
    Dönmez ol der-gâhtan ger olsa pâre pâre su

    Zikr-i na’tin virdini derman bilir ehl-i hatâ
    Eyle kim def’-i humar için içer mey-hâre su

    Yâ Habibu’llah yâ hayru’l-beşer müştâkinim
    Eyle kim leb-teşneler yanip diler hemvâre su

    Sensin ol bahr-i keramet kim şeb-i Mirâc’da
    Şeb-nem-i feyzin yetirmiş sâbit ü seyyâre su

    Bîm-i dûzah nâr-ı gam salmış dil-i sûzânıma
    Var ümîdim ebr-i ihsânın sepe ol nâre su

    Yümn-i na’tinden güher olmuş Fuzûli sözleri
    Ebr-i nîsandan dönen tek lü’lü-i şeh-vâre su

    Hâb-i gafletten olan bîdâr olanda rûz-ı haşr
    Hâb-ı hasretten dökende dîde-i bîdâre su

    Umduğum oldur ki Rûz-i Haşr mahrûm olmayam
    Çeşme-i vaslın vere ben teşne-i dîdâre su

    Gam günü etme dil-i bîmârdan tiğin diriğ
    Hayrdır vermek karanu gecede bîmâre su

    İste peykânın gönül hecrinde şevkim sâkin et
    Susuzum bir kez bu sahrâda benim’çün ara su

    Ben lebin müştâkiyim zühhâd kevser tâlibi
    Nitekim meste mey içmek hoş gelir huş-yâre su

    Ravza-i kûyuna her dem durmayıp eyler güzâr
    Aşık olmuş gâliba ol serv-i hoş-reftare su

    Su yolun ol kûydan toprağ olup tutsam gerek
    Çün rakîbimdir dahi ol kûya koyman vâre su

    Dest-busı arzusiyle ger ölsem dostlar
    Kûze eylen toprağım sunun anınla yâre su

    İçmek ister bölübülün kanın meger bir reng ile
    Gül budağının mizâcına gire kurtare su

    Tînet-i pâkini rûşen kılmış ehl-i âleme
    İktida kılmış tarîk-i Ahmed-i Muhtâr’e su

    Seyyid-i nev’-i beşer deryâ-yi dürr-i istifâ
    Kim sepiptir mu’cizâtı âteş-i eşrâre su

    Kılmak için tâze gül-zâr-i nübüvvet revnâkın
    Mu’cizinden eylemiş izhâr seng-i hâre su

    Mu’cizi bir bahr-i bî-pâyân imiş âlemde kim
    Yetmiş andan bin bin âteş-hâne-i küffâre su

    Fuzuli

    Günümüz Türkçesiyle:

    1. Ey gözüm, gönlümdeki ateşlere gözyaşımdan su saçma. Çünkü böyle, alev alev tutuşan ateşlere su fayda vermez.

    2. Şu dönen gökyüzü kubbesinin rengi su renginde midir? Yoksa gözümden akan yaşlar mı bu dönen kub¬beyi kaplamıştır, bilemiyorum.

    3. Senin kılıç gibi keskin bakışlarının zevkinden gönlüm parça parça olsa şaşılır mı? Su da akarken duvarlarda yarıklar bırakır.

    4. Yaralı gönül senin ok temrenine benzeyen kirpiklerinin adını korkarak söyler. Nitekim hasta olan da suyu korkarak, sakınarak azar azar içer.

    5. Bahçevan boşuna yorulmasın; gül bahçesini sele versin, mahvetsin. Çünkü bin gül bahçesini sulasa, senin yüzün gibi bir gül açılmaz.

    6. Hattatın beyaz kâğıda bakmaktan, uğraşmaktan gözlerine kalem gibi kara su inse, kör olsa, yine de gubar yazısını senin yüzündeki tüylere benzetemez.

    7. Güle benzeyen yanağını hatırlayınca ağlarım, kirpik¬lerim ıslansa ne zararı var? Çünkü gül elde etmek için dikene su verilirse boşa gitmez.

    8. Gamlı, acılı günümde hasta gönlümden kılıç gibi keskin bakışlarını esirgeme, karanlık gecede hastaya su vermek hayırlı bir iştir, sevaptır.

    9. Gönül, sevgilinin ok temrenine benzeyen kirpiklerini iste; onun yokluğunda ateşini, arzunu söndür. Susuzum, bu aşk çölünde bir kez de benim için su ara.

    10. Ben sevgilinin dudağına susamışım, sofular ise kevser isterler. Tıpkı sarhoşa şarap içmek, ayık olana da su içmek hoş geleceği gibi.

    11. Su galiba o güzel, salınan selvi boylu güzele âşık olmuş ki, her an durmadan onun bulunduğu cennet gibi bahçede dolaşıyor.

    12. Sevgilinin bulunduğu yere gitmesin diye toprak olup suyun yolunu tutmalıyım. Çünkü su da benim rakibimdir, oraya gitme-sine göz yumamam.

    13. Dostlarım, eğer sevgilinin elini öpemeden, bu arzuyla ölürsem, toprağımdan testi yapıp onunla sevgiliye su verin.

    14. Selvi, kumrunun yalvarışına aldırmıyor, dik başlılık ediyor. Eğer su eteğine sarılır, ayağına kapanır ve yalvarırsa, belki onu bu inatçılığından vazgeçirebilir.

    15. Gülün dikenli dalı, bülbülün kanını içmek istiyor. Su, bir hile ile gül dalının damarına girer, onun isteğine göre davranırsa belki bülbülü kurtarabilir.

    16. Su, Hz. Muhammed’in gösterdiği yola, Müslümanlığa uymakla temiz yaratılışını bütün dünyaya apaçık göstermiştir.

    17. Hz. Muhammed insan cinsinin efendisi, seçkin incile¬rin çıktığı denizdir. Onun mucizeleri, kötülerin ateşine su serpip söndürmüştür.

    18. Peygamberlik bahçesinin parlaklığını tazelemek için Hz. Muhammed’in mucizesiyle sert taş su çıkarmıştır.

    19. Onun mucizeleri âlemde ucu bucağı olmayan engin bir denizdir. Bu denizden kâfirlerin binlerce tapınağını su basıp ateşlerini söndürmüştür.

    20. En şiddetli, yakıcı günde parmağından Ensar’ına su verdiğini kim işitse, şaşkınlıktan parmağını ısırır.

    21. Onun dostu yılan zehiri içse Âb-ı Hayat olur. Düşmanı ise su içse, içtiği su yılan zehrine döner.

    22. Hz. Peygamber abdest alırken avucundaki suyu yana¬ğının gülüne vurunca, bunun her damlasından binler¬ce merhamet denizi dalgalanmıştır.

    23. Su ömürler boyunca Hz. Peygamberin ayağının topra¬ğına erişeyim diye başını taştan taşa vurarak başıboş gezer, dolaşır.

    24. Su, zerre zerre Peygamberin eşiğinin toprağını parlatıp nurlandırmak ister. Parça parça da olsa o eşiğe varmak isteğinden dönmez.

    25. Sarhoşlar, baş ağrılarını gidermek için nasıl su içerlerse, günahkârlarda naatını dillerinden düşürmemeyi dertlerine derman bilirler.

    26. Ey Tann’nın sevgilisi, insanlığın hayırlısı! Dudağı susamışlar yanıp nasıl durmadan su isterlerse, ben de seni istiyorum.

    27. Sen öyle bir iyilik ve bağış denizisin ki, Miraç gecesinde bolluk ve bereketinin çiğ taneleri yıldızlara ve gezegenlere su yetiştirmiştir.

    28. Türbeni tamir edip yenileyen mimara su gerekse güneşin pınarından her an çağıl çağıl berrak sular iner.

    29. Cehennem korkusu yanan gönlümü üzüntü ateşleriyle doldurmuş. Bağışlama bulutunun bu ateşlere su serpip söndüreceğin-den umutlanıyorum.

    30. Nisan yağmurunun büyük, değerli inciye dönüşmesi gibi, Fuzûlî’nin sözleri de senin naatının bereketinden inci olmuştur.

    31. Kıyamet günü gaflet uykusundan uyandığında, ayrılık gözyaşlarını uyanık gözümü suya boğarken

    32. Bu günde bağışından nasipsiz kalmayacağını, sana kavuşma pınarının yüzünü görmeye susamış olan bana, su vereceğini umu-yorum.
    0 0
  • Joseph Goebbels

    ilber ortaylı'nın anlattigina gore vakti zamanında bir hatuna asılmış ve kocası buna zümzüğü komuş. Bizim çakal Goebbels'de Nazilerden yaptırım beklemiş ancak aldığı cevap; "Sen o yumruğu propaganda bakanımız olarak değil, bir adamın karısına asılan adam olarak yedin." olmuş.
    0 1
  • Divan Şiirleri

    Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
    Felekler yandı âhımdan murâdım şem'i yanmaz mı

    Kamu bîmârına cânân deva-yı derd eder ihsan
    Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mı

    Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
    Uyadır halkı efgânım gara bahtım uyanmaz mı

    Gûl-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su
    Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı

    Gâmım pinhan tutardım ben dedîler yâre kıl rûşen
    Desem ol bî-vefâ bilmen inanır mı inanmaz mı

    Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil
    Bana ta'n eyleyen gâfil seni görgeç utanmaz mı

    Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
    Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı

    Fuzuli
    0 0
  • Tarih ve Tekerrür

    Davutoğlu ile ilgili iddialarin ilginç, Putin ise zaten bir ara musluman oldugu yonunde haberler yaptirdi yardimcisina yani dinleri siyasi amac ugruna kullanmaktan çekinmiyen bir adam. Ne diyeyim hakkimizda hayirlisi olsun. @Billythekid eyvallah.
    0 0
  • Tarih ve Tekerrür

    Ben Rusya'nın İsraile karşı bir politika seyrettiğini zannederdim bu konuyu biraz daha detaylı yazabilmen mümkün müdür? @Billythekid
    0 0
  • televizyon dünyası

    Şahsen bu konuda sizler gibi düşünmüyorum. İlk bakışta bu aptal tv programları geleceğimiz için iç karartıcı gözükebilir ancak şu var toplumun bir kesimi bu işten ciddi şekilde bıkmış durumda. Yani eskiden ara sıra da olsa tv izleyen bu kesim artık tv den komple kurtulmuş gazeteler güvenilmez olduğu için onları bırakmış ve sosyal medya vs. iyice cıvıklaştığı ve aynı şeyler tekrar edildiği için ondan da bir hayli uzaklaşmış e haliyle elinde tek eğlence kaynağı olarak kitaplar kalmış gözüküyor. İşte bu kesim bize yeter belki de Türk tarihinde ilk defa aristokrasi ortaya çıkacak. Ve toplumumuzun artık %100 ü yozlaşmış durumdayken kitaba sarılan bu %3-4 kendine gelecek. Ha tamam tv izleyenler iyice sapıtacak ama onlarıda iş gücü olarak düşünmek lazım. %3-4 lük okuyan bir kitle zannımca bize yeter.
    0 0
  • Alimin gıdası

    Diğerlerine göre çök sönük kalsasa hafızasında çokça beyit olduğu gerekçesiyle Hayati İnaç'ı da yazıcam.
    Bu zat
    kereviz
    kuru uzum yermiş
    Telefon no adres vs. luzumsuz bilgi ezberlemezmiş ve
    el ala suresini ezberlemiş zira alimler öyle söyler imiş.
    0 0
  • Alimin gıdası

    Uyku

    İlber ortaylı tarihin arka odasında günde 5 saat uyunması gerektigini 30 dakika da siesta yapılması gerektiğini savunmuştu. Murat Bardakçı ise bunu 3-4 saate kadar çekti.

    Yine Tesla makalesinde Edison'un yanındayken işe sabah 10 da başlayıp gece 2 ye kadar çalıstığını yazmıştı. Çalısma saati bu kadarsa uyuyup uyumadığı bile meçhul :)
    0 0
  • Alimin gıdası

    Nikola Tesla bir makalesinde ABD'de içki yasağından şu şekilde bahseder; "Alkolü zararlı olduğu gerekçesiyle yasakladılar. Halbuki kahveye kimsenin birşey dediği yok. Ben bir dönem Viyana'da yaşadığımdan merak edip ölümleri araştırdım. Kalp krizi geçirenlerin %74'ü kahve yüzünden ölmüştü. Bunda tabi ki Viyana'nın kahve aşkının da suçu var ancak yinede kahvenin ne derece tehlikeli olduğu ortada. Üstelik kahvenin zekayı açtığın söylerler, bir defa içtiğinde bu doğru olabilir ancak sürekli içmek aptallaştırır. Çay ve yeşilçay da buna benzer sorunlar yaratır."

    *Söz tam olarak bu şekilde olmayabilir hatirladigim kadariyla aktardim. Kahve meselesini şu şekilde düsünebilirsiniz, atınıza bir veya iki kırbaç vurduğunuzda hızlanırsınız ancak hayvanı sürekli kırbaçlarsanız perişan olur. Kahve, çay ve yeşilçay da aynı etkiyi yaratır.
    0 0
  • Alimin gıdası

    Cinsellik

    Sokrates doneminde bilgelere evlenme zorunlulugu oldugundan nasıl bir kadinla evlenmek istersin diye sormuşlar? Sokrates şöyle cevaplamış; Evlenmek istemiyorum ama illede olucaksa çirkin, kotu huylu ve ahmak bir kadin bulun. Neden guzel ve iyi huylu bi kadin istemedigi soruldugunda? şunu söylemiş; "Öncelikle onunla birlesmeyi nefsimin arzulamamasi icin sonra nefsimi tahammul konusunda egitebilmem icin".
    Çok keyifli birsey oldugu halde iliskiden neden hoslanmiyorsun denildiginde şöyle cevap verdi;
    4 sebepten 1.si gizlilikleri cekip actigi icin oysa akilli insan bunu istemez . 2. si  pislikleri yaydigi icin oysa akilli insanin nefsi bunu reddeder. 3. su gucleri zayif dusurdugu icin ki akilli insan gucunu berheva etmez. 4. yerine ölume helef bir evlat birakir ki bu evlat yaşarsa onunla imtihan olunur, ölurse üzülur. Oysa akilli insan kendini bir seye rehin vermez.

    Başka bir hadise ise şu şekilde; Sokrates çapkın bir ogrencisine "Ey oglum kadinlara gerek duyuyorsan bari onlarla gorusmen hayvan eti yer gibi olsun. Bunu ancak zaruret halinde yersin; ondan ölmeni engelleyecek kadar alır gerisini birakirsin. Bir kimse ondan ihtiyacindan fazla alirsa bu onu zehirler ve öldurur." demiştir.

    Kaynak: Nüzhet'ül Ervah
    0 0
  • Alimin gıdası

    EĞITIM

    Sokrates bir gun hocası Timaios'a neden senden duyduğum hikmet kabilinden olan şeyleri yazmama izin vermiyorsun diye sordu?
    Timaios şu şekilde cevap verdi; Ölü hayvan derilerine bu güveninde ne? Canlı zihinlerden bu kaçışında ne oluyor? Düşün ki yolda karşına çıkan kimse sana sana ilmin şerefini sorsa, böyle bir durumda eve dönüp kitaplara bakmayı mı önereceksin?

    Bu yuzden Sokrates hic bir yazili eser birakmadı öğrencilerinin yazdiklarinida kendisi yazdirtmamisti.

    Buna benzer olarak yazının keşfiyle ilgili Mısır da bulunan bir papirus kağıdında şu yazmaktaydı; "Yazı icad oldu güle güle hafıza".

    Yine romalılar döneminde Ağaç Adamların yazı kullanmadan sadece hafızayı kullanarak eğitim aldığı bilinir. Ne yazık ki bize okullarda ezberlemek için yazmak gerektiği öğretildi.
    0 0
  • Alimin gıdası

    BESLENME

    İdris(a.s) ülkesinde deve, bakla ve soğanı zeka gerilettiği için yasaklamıştı.

    Kaynak: Nüzhet-ül Ervah

    *Araplar devenin zeka gerilettiğini şuan kanıtlar nitelikte ve ben şark insanıyım bizde genelde soğan yenir pek zeki adamda çıkmaz. Baklanın zeka gerilettigi zaten sır değil.
    0 0
  1. Yeni Konu Ekleme

    Bu alana yazacağınız yazı sizin konu başlığınız olacaktır. Eğer konunuz var ise listelenecek, eğer konunuz yok ise yeni konu ekleme sayfasına yönlendirileceksiniz. Konu başlığınızı yazdıktan sonra ileri butonuna yada enter butonuna basınız.

  2. Arama Butonu

    Arama butonuna basarak sayfaya yönlendirileceksiniz.