az önce gazavat-ı hayreddin paşa kitabını okurken çok beğendiğim bir bölümü yazmak istiyorum buraya.Seyyid muradi reis bütün kitap boyunca buna benzer bir üslup takınmış

"... sabahla birlikte toplarını ateşleyerek cenge başladılar.dört gün dört gece muhasara bütün şiddetiyle devam etti.beşinci gün ol adadaki kafir beylerinden birisi altı bin cenk eri ile yardıma gelip kaleye girmek istedi.ancak günlerdir kafirle uzaktan uzağa top ve tüfekle döğüşüp bunalan,kılıç kılıca vuruşamadığına yürreği yanan gaziler bu gelenleri görünce kaleye girmelerine fırsat vermeyip saldırdılar.Allah Allah diyerek kafirlerin üzerine çullanan gaziler,her birini taze hıyar gibi doğradılar"

buna benzer şuna da rastlamıştım "... gaziler kafire öyle bir kılıç döşediler ki..."

ayrıca başlığın düzeltilmesini isterim moderasyondan zira kendisinin adı barbaros olmasının yanında hareddin'dir de.hayreddin, dininin hayırlısı anlamına gelmektedir.hayrettin ise hatalıdır

süregelen yıllarda hatırlayıp hatırlayıp "of" çekeceğimiz günleri gösteriyor

@Tarihsever bey rejim karşıtı olarak eylemde bulunanlar türkmenler.dolayısıyla burda rejim esad terörist ise türkmenler oluyor rejimi devirmeye çalıştıkları için rusya da kankası esada yardım ediyor.soydaşlarımıza yardım edersek büyük sorunlar çıkacak.etmez isek içimiz kan ağlayacak.

pkknın ülkemizde etkinliğinin artması üzerine örneğin azerbaycan hava kuvvetlerinin bize pkk ile mücaadelede yardım etmesi gibi düşünülebilir.

gazprom aş bu riske giremez.şuanda rusyaya ekonomik yaptırımlar uygulanmakta ukrayna mevzusundan dolayı.hali hazırda bir darboğazın içinde ki bunu pazarpayını koruyabilmek için avrupaya verdiği petrolde indirime gitmesinden anlıyoruz.kaldı ki petrol varil fiyatı 40 küsür dolarlarda seyir ediyor.ayrıca abd'nin avrupa gaz piyasasına girişi de sözkonusu.uzun lafın kısası elde edeceği gelirden feragat edeceğini sanmıyorum ben.

Arkadaslar bu konuda detayli bilgi icin hikmet ulugbay-imparatorluktan cumhuriyete petropolitik kitabini oneriyorum.ben henuz birinci dunya savasi ile ilgili olan bolumleri okuyabildim henuz .her olayi kaynakca olarak kararnameler ve anlasmalara dayandirmis.ayrica kendi blog sitesinde de hatri sayilir yazilar yazmistir bu konuda

kaybedenler kulübü dünkü olay değil.yani kaan ve mete 90lardan beri 6.45 yayın evinde (filminde fonksiyonlarından birisi olan) yeraltı kültürünü türkiyeye duyurmaya çalışıyor ki bazı kesimin bunu anlayamadığı bazı kesimin ise ihtiyacı olan materyalin bu olduğunu görebiliyorum.evet film balondur diyemiyorum ancak öyle mattah da değildir.filme çok takılınmamalı kaan çaydamlı ve mete avunduk'un etinden sütünden faydalanılmalı diye düşünüyorum.kaldı ki can gox gülce duru,şenol erdoğan gibi isimlerin çalışmaları bu film aracılığı ile piyasada biraz daha boy göstermeye başlamıştır.

kesinliği ya da doğruluğu hakkında hakimiyetim olmayan birçok konu içeriyor ancak şüphelenilmesi gereken noktalar çok güzel belirtilmiş.(selamordaki nin yazısı için söylüyorum bunu) acaba bu gibi bir araştırma inceleme 1900 öncesi için de yapılmış mıdır bir bilgisi olan varsa yazsın lütfen.

Kısa bir örnek vermek istiyorum bu olayı osmanlının sanayileşme yolunda yaptığı reformları rus çarlarının yaptıkları ile karşılaştırırken fark ettim.

şimdi yıl 900-1000 falan durun hemen bırakmayın okumayı.bizans imparatoru II. basileios toprakları içinde çıkan bir isyanı bastırmak için bu rus çarlarından olan birinci vladimir'den yardım istemiş.kaynaklarda Vladimir the Great diye de geçer.birinci vladimirden yardım istemesinin sebebi de rusların o zaman barbar,güçlü,soğuk havaya alışık tosun gibi askerlere sahip olması.vladimir i olur verelim desteği bastıralım isyanları ancaak kız kardeşin olan anna(Porphyrogenneta)yı bana vereceksin evleneceğim diyor.tabi anna bizans kızı eli sıcak sudan soğuk suya değmemiş genç güzel.vladimir i'de bildiğin kıro.kıro ama askeri var adamın.sonuç olarak vladimir i annayı nikahına alır ve asıl dikkat çekmek istediğim olay başlar.rusya daha doğrusu kiev ve çevresinde hristiyanlık artar böyle bi bizans sempatisi başlar çünkü vladimir i tüm tek tanrılı dinleri inceletmiş ve halkına en uygun dini ortodoks hristiyanlığı olduğuna karar vermiş.e tabi bu olay rus-bizans ilişkilerini kenetleyici bir rol oynamış falan.

bu arada sanayileşme hakkında rus reformlarını incelemek isteyen arkadaşlarım bizim deli petro dediğimiz i. petro dönemini inceleyebilir

sanki sabah tarla da çapa sallamamış odun kesmemiş gibi klasik müzik dinliyorum.klasik dinlemeniz için tarlada çalışmanıza gerek yok.sadece şiddetle tavsiye ederim :)

teşekkür ederim.akıl erdiremediğim nokta şudur.bu ankete evet sempati duyuyorum oyu verenler sonuçta bu terör örgütü adına eylem de yapabilir her an.bu adamları neden takip etmemişler? hangi platrformda yapıldığını sormamın sebebi de oydu.
ayrıca sorunun soruluş biçimi bile beni rahatsız etti açıkçası.dünyaya isis'in islami bir grup olduğu algısı oluşturulmuş ki"isis adında islami militanlar hakkında....." diye soru soruluyor.

türkiyede 6 milyon insanı ışidli olarak tanımlamışlar 10 küsür milyonu da potansiyel ışid militanı.merak ettiğim diğer hususlar ise bu anketin ülkeler bazında nerede,hangi bölgede hangi ortam üzerinden yapıldığı.lütfen bana pew tarafından açıklanmış kaynakları gösterir misin bu hususta

hahahah bir tanrı olarak deprem işlerine bakmak hhahhahah evreni bir an kamu kurumu binası gibi hayal ettim

türkiyeyi ve türk milletini karalama kampanyası olduğunu düşünüyorum.sonuç itibariyle pew research center amerika menşeili bir kurum.ayrıca kişinin hangi kriterlere göre sempatizan sayıldığını merak etmekteyim.

Kelime anlamı,Allah'ın arslanı.Hazreti Ali, Hayber'in fethinde gösterdiği kahramanlıktan dolayı Rasûlullah (s.a.s), Hz. Ali'ye bu ismi vermiştir ayrıca Esedullah ismi Kur'an-ı Kerim'de geçmez.

Ekşi sözlükte ilgili tanım şu şekillerde yapılmıştır

bkz:şeriatçı kontgerilla #55551471 herseyiistiyoruz···

akp jitem'i #56246111 zerdest

tabi yani ulan yeter deyip ekranı kapattığım olmuştur o filmde.ama şu ana kadar beni o kadar etkileyen olmadı desem yeridir.bitirirken de gözleri doldurmayı ihmal etmeyen bu yapımı asla unutamam ne kadar ağır olsa da :)

irreversible ve Srpski Film den kullanıyorum oyumu.ikiside çok ileri düzey filmlerdi.rahatsız edici filmler listesinde görebilirsiniz ikisini de.ancak ikisi de yapım itibariyle güzeldir.hala irreversible filmi aklıma gelir kaç sene olmuş izleyeli hatırlamıyorum

hepimiz ülkemizi sevdik.ülkemiz için yaptık ne yaptıksa.o da haklıydı biz de haklıydık.yolumuz farklıydı sadece.saygı duyulması gereken efsane sesi olan dönemin türkiyesine de şimdiki türkiyeye de ilaç gibi gelmiş olan sanatçıdır.

"Öyle Bir Yerdeyim ki " eserinde selda bağcanın arka söyleyişi ise yakar içleri.

mektupların değeri şüphesizdir zira ben bile standda denk geldiğim de ulan alsam mı yok yok almıyorum deyip arkama baka baka gidiyorum.basımında pişman duyulan kafka kitabı da yoktur heralde.okuyana da okumayana da bişey diyemiyosun herkes kafkaya beslediği duygulardan ötürü yapıyor bunu ne yapılması gerektiği hakkında kesin hüküm oluşturmak çok zor :)

milena'ya mektuplar adlı eserinin okunmasına basılmasına karşı olduğum yazardır.kafka bizimdir ve bizler onun mahremiyetine saygı duyuyoruz.kafka iyi bir yazar olabilir.ama bu size onun mektuplarını okuma yetkisi vermez.çok üzülüyorum bu konuya.

açıkçası ben pek güvenmiyorum youtube üzerindeki o konulu belgesellere.çünkü gerçeği yansıtsalar kesinlikle engellenirdi o videolar.sadece algı oluşturmak adına yapılmış övgü dolu videolar olduğunu düşünüyorum.Olaya ailelerin dışında biraz daha geniş bakmayı sağlayacak şu belgesel serisini herkese tavsiye ederim

Şöyle yönetildiği iddia edilmiştir south park yapımcıları tarafından :)

şaka bir yana bu yönetme mevzusu çok komplike.yani çok paranızın olması ,çok yeraltı kaynağı bulundurmanız, dağlık kesimde veya sığ kesimde bulunmanız,nüfus çokluğunuz tek tek değil hepsi farklı farklı fonksiyonlar taşıyarak yönetimi güçlendirir.

1800lerde kömür kullanmayı akıl eden ingiliz ve bilimum çevre bölgesindeki ülkeler 1900lerin başında dünyayı yönetti.ancak 1930 sonrasında liberal görüşün hüküm sürmesi ülkeleri değil kişileri öne çıkarttı ki bu da sermaye sahiplerinin iki dudağının arasına bakan yöneticileri doğurdu.Burdan kastım evet rotschild ve rokefeller aileleri ancak sadece onlar değil.İşin özü sermayedarlardır