alman birliğini kurmuş ve "bismarck antlaşmalar sistemi" denen ittifaklarla almanya'yı siyasi bakımdan devrin en güçlüsü yapmıştır.
alman birliğinin kurulması tam bir diplomasi dehası gibi görülebilir. alman birliğini kurmak için danimarka, avusturya ve fransa'yla çarpışması gereken prusya, otto van bismarck'ın akıllı stratejileriyle bu işi çok iyi başarmıştır.
prusya ilk olarak avusturya adına danimarka'ya saldırır. sonra rusya ve fransa'nın tarafsızlığını sağlayıp avusturya'ya saldırır. avusturya'yı bozguna uğratır hatta avusturya'nın hiçbir direnci kalmaz. ama bismarck bu savaşın bir kan davasına dönüşmemesi için viyana'ya girmez. (çünkü daha sonra avusturya ile almanya müttefik olacaktır.) son olarak avusturya ve rusya'nın tarafsızlığını sağlayıp fransa'ya saldırır. fransa'yı da yener, alsas loren'i alır. alsas loren gibi önemli bir endüstri bölgesinin kaybedilmesi hem fransa'yı güçsüz duruma düşürür hem de almanlar'a karşı hırslandırır. bu düşmanlık 20. yüzyılın ortalarına kadar sürer. (prusya'nın avusturya ve fransa'yı yenmesi italya'nın da işine yarar. bu savaşlar sırasında italyanlar da avusturya'dan venedik'i, fransa'dan da roma'yı alıp italyan birliğini sağlamış olurlar.)
alman birliğini kuran bismarck, güvenliğini de tam anlamıyla sağlamak ister. bu yüzden sömürge yarışına girişmek yerine ittifaklar kurarak güçlü bir devlet konumuna gelmeye çalışır. zaten doğuda fransa, batıda rusya ile komşu olan bir devletin en büyük sıkıntısının güvenlik olması normaldir. bismarck, fransa ve rusya ile tek tek başa çıkabileceğini ama ikisiyle aynı anda savaşamayacağını düşünür. alsas loren'i kaybettiği için almanlar'a diş bileyen fransızlar'a karşı avusturya ve rusya ile yakınlaşır. rusya ve avusturya'nın balkanlardaki farklı amaçları ittifakı çıkmaza sürükler ama bismarck bu ülkelerle tek tek anlaşarak gene kendisini korumayı bilir. ayrıca sömürge yarışında fransa ve ingiltere ile savaşma ihtimali olan italya'yı da ittifaka dahil ederek almanya'yı iyice güçlendirir. böylelikle 1871 yılında birliğini sağlamış olan almanya 1888'de avrupa'nın en güçlü devleti haline gelir. 1888'de imparator olan ıı. wilhelm sömürge yarışına girmek ister, bu yüzden bismarck'la anlaşamaz. bismarck istifa eder

@sotarih senin sıkıntın kendini fazla önemsemen kardeş. sen o tarihlerde şartları araştırmadan abdülhamit'in hangi şartlarda osmanlıyı hem içerideki dangalaklardan hemde tüm dünyanın osmanlıyı bitirmek için yaptığı saldırılardan bertaraf ettiğini anlayamazzın. yani sana diyeceğim şey 2 kitap okumakla internetten birkaç bişey araştırmakla koskoca osmanlı sultanı ii. abdulhamit han'ı eleştirmek, yermek sen ve senin gibi gafillere has olsa gerek. 2 koyun verilse birini kaybedecek olan adamlar koskoca hükümdarı eleştiriyor. bu ne lan!

@adolf2 Senin sıkıntın da sadece Osmanlı tarihini ele alarak ve kaynak aldığın kişilerin zaten ideolojik olmasından kaynaklı, dünya gerçeklerinden uzak, o dönemin sosyolojik,ekonomik koşullarından bi haber fikir sahibi olmak..Abdulhamid Han Osmanlının son gerçek İmparatorudur, gücü elde tutmayı başarabildiği için takdir ettiğim bir insandır ama ülkeyi ayakta tuttu gibi laflar ucuz hikayelerdir,onun temellerini attığı Alman ittifakı ile 1.Dünya Savaşına girdik ve kaybettik ,bu ittifak da dönemin kurtlar sofrasında yapılması gerekendir eleştirmem de , genelde o dönemin savaşlarını biz çıkartmıyoruz yabancılar çıkartıyor..Yıkılmaya doğru giden frenleri patlamış bir imparatorluk ve nitekim onun sonunu belirleyecek olan iç dinamikler değil dış dinamiklerdir...
Bana gafil diye hakaret edemezsin bu birincisi, ikincisi beni ne kadar tanıyorsun da 2 koyun verilse birini kaybedecek olan hükmünü verebiliyorsun ??? Cehaletine veriyorum ,sen dünya tarihi araştırma, resmi kaynaklara güvenme ,git o çok güvendiğin kadir mısırlıoğlu,yavuz bahadır,mustafa armağan gibi adamları oku birşey bildiğini zannet kendi içinde musmutlu yaşaa terbiyesiz herif..